Eğitime günde bir saatten az zaman ayrılıyor

Seçim sonuçlarına ilişkin yaptığı araştırmalarda en yakın sonuçları yakalayan KONDA Araştırma Şirketi, ‘Türkiye zamanını nasıl kullanıyor?’ isimli bir araştırma yaptı. Araştırma sonuçlarını yakın zamanda açıklayan KONDA’ya göre, ibadete günde bir saatin üstünde zaman ayırdığını söyleyen katılımcılar, eğitime ise bir saatin biraz altında zaman ayırdıklarını belirtiyor. 36 İLDE YÜZ YÜZE GÖRÜŞÜLDÜ İlkini 2008’de, ikincisini 2015’te gerçekleştirdikleri Hayat Tarzları araştırmasını 2018’de tekrarlayan KONDA, Nisan 2018’de, Türkiye genelinde 36 il, 291 ilçe, 951 mahallede, 5 bin 793 kişi ile hanelerinde yüz yüze görüşüldüğü ifade ediliyor. Yapılan araştırma ile amaçlarının toplumun gündelik pratiklerine ve değerlerine daha yakından bakabilmek olduğunu ifade eden KONDA, ayrıca amaçlarının toplumda son 10 yılda değişen veya değişmeyen trendleri yakalayabilmek olduğunu belirtiyor. KONDA araştırma ile, 8 farklı toplumsal faktör çerçevesinde oluşturulmuş 200’e yakın soruya verilen cevaplardan ortaya kapsamlı bir toplumsal haritanın çıkmış olduğunu belirterek, “Kişilerin korkuları, beklentileri, modern pratikleri, muhafazakâr pratikleri, geleneksel değerleri, dindar değerleri, modern değerleri ve laik-antilaik eksenlerinde nerede durduklarını hesaplama olanağımız oldu” ifadelerini kullandı. İBADETE GÜNDE BİR SAATTEN FAZLA, EĞİTİME BİR SAATTEN AZ ZAMAN AYRILIYOR 15 yaş üstü nüfusu temsilen 5 bin 793 kişi ile görüşerek gerçekleştirilen  araştırmada, kişilere 24 saatlerini neler yaparak geçirdiklerini soruldu. Araştırma sonuçlarına göre ise televizyon karşısında harcanan ortalama sürenin günde 3 saat olduğu ifade edildi.  Özellikle akşam saatlerinde toplumun yarıya yakını televizyon seyrederken en çok 21.00-22.00 arası izleniyor. Araştırmada ibadete ayrılan zaman dilimine ilişkin veriler de yer alıyor. Sonuçlara göre ibadete günde bir saatin üstünde zaman ayırdığını söyleyen katılımcılar, eğitime ise bir saatin biraz altında zaman ayırdıklarını belirtiyor. Araştırmada yer alan eğlenceye ise günde bir saatten az vakit ayrılıyorken, etkinliğe gitmenin yanında akraba, eş dost ziyareti yer alıyor. HER SAAT DİLİMİNE GÖRE İNSANLARIN NELER YAPTIKLARI GÖZLEMLENEBİLİYOR KONDA, interaktif bir yayınla araştırma sonuçlarını paylaşıyor ve her saat dilimine göre insanların neler yaptıklarının görüntülenmesine izin veriyor. Yapılan araştırmada ise ev işlerinin kadın erkek arasındaki en büyük ayrımı ortaya koyduğu gözleniyor. Bunun yanı sıra Türkiye’de insanların vakitlerini internete ayırdığı zaman dilimi ise 22.00-23.00 arasında olarak gösteriliyor. Araştırma, farklı kategorilere göre farklı sonuçların bulunabilmesine olanak sağlıyor. KONDA, yaptığı araştırmada toplumu dokuz sınıfa ayırıyor ve bunu ise şu şekilde sıralıyor:

• Endişeli Modernler
• Mazbut Modernler
• Muhafazakar Modernler
• Uzaktakiler
• Ortadakiler
• Mahallenin Gençleri
• Dini Muhafazakarlar
• Kırsal Gelenekselciler
• Hayata Tutunanlar

TOPLUMUN YÜZDE 15’İNİ ‘MUHAFAZAKÂR MODERNLER’ OLUŞTURUYOR Araştırmada, ‘Muhafazakar Modernler’ olarak adlandırılan kesim, toplumun yüzde 15’ini oluşturuyorken sonuçlara göre, muhafazakar modernler günde yaklaşık 4 saatlerini çalışmaya, 2,5 saatlerini televizyona, 2,5 saatlerini ise internete harcıyorlar. KONDA, muhafazakar modernleri ise şöyle ifade ediyor: “Metropollü, çok genç, kadın-erkek oranı eşit, eğitimli, şehir ve metropolde büyümüş, annesi-babası ortalamadan daha yüksek eğitimli, yarısı bekar, 3-5 kişilik çekirdek ailelerden oluşuyor, beyaz yaka, esnaf veya öğrenciler, yarısı kendini Modern olarak tanımlıyor, Dindar Muhafazakâr yok, Ak Partili oranı düşük, kararsız çok, CHP ve MHP seçmeni Türkiye ortalamasından yüksek, hukukun üstünlüğünden yana, solcu, internetten alışverişe meraklı, okul ve iş arkadaşlarıyla sık sık görüşüyor, kültürel etkinliklere katılım oranı yüksek, kiracılar, apartmanda yaşıyorlar, örtünmüyor, Ateist ve sofu değil, inançlı ya da dindarlar.” DİNİ MUHAFAZAKÂRLAR GÜNÜN 1,5 SAATİNİ İBADET EDEREK GEÇİRİYORLAR Araştırmanın içerisinde ayrılan kümelerde yer alan bir başka grup ise ‘Dini Muhafazakarlar’. Araştırmaya göre dini muhafazakârlar ise toplumda yüzde 11’lik bir orana sahipler. Dini Muhafazakârlar işe en uzun süre ayıran küme olarak yer alıyor ve bu süre günde, saatten fazlasını oluşturuyor.  Bu grubun bir diğer önemli özelliği ise günün 1,5 saatini ibadet ederek geçiriyor olmaları. KONDA ‘Dini Muhafazakarlar’ sınıfını şöyle ifade ediyor: “Kentliler, erkek oranı yüksek, eğitim durumu Türkiye ile aynı, evli oranı yüksek, haneler ortalamadan biraz daha kalabalık, esnaf oranı en yüksek küme, Dindar Muhafazakâr, ağırlıklı olarak Ak Parti seçmeni, parti üyeliği en fazla olan küme, yarısından fazlası dini kuralların toplumu şekillendirmesi gerektiğini düşünüyor, en sağcılar, içki içmiyor ama yarısına yakını başkalarının içmesinden rahatsız olmuyor, iş arkadaşları ile sık sık görüşüyor, kültürel etkinliklere katılımda Türkiye ortalamasından farklı değiller, ev sahipliği yüksekçe, müstakil ev ve gecekondu oranı yüksek, kıt kanaat geçinmiş, Hanefi Müslüman, örtünüyor, dindar.” ENDİŞELİ MODERNLER 3,5 SAATLERİNİ İNTERNETE HARCIYOR Araştırmanın dikkat çeken sonuçlarından biri de ‘Endişeli Modernler’le ilgili paylaşılan sonuçlar. Sonuçlara göre, endişeli modernler, günde ortalama 4,5 saatlerini işe, 3,5 saatlerini de internete harcıyorlar. Bu grup interneti en fazla kullanan grup olmasıyla birlikte sosyalleşmeye de ortalama 1,5 saat ile gün içinde en fazla zaman ayıranlar. Yüzde 40’ı CHP seçmeninden oluşan bu kesimin yüzde 80’i alkol tüketiyor ve yüzde 17’si kendisini ateist olarak tanımlıyor. Endişeli Modernler, metropolde yaşama oranı en yüksek küme olarak araştırmada yer alıyor. Ve bu kümenin üçte biri İstanbul’da yaşıyor. Endişeli Moderneler ise şu şekilde tanımlanıyor: “Kadın-erkek oranı eşit, çok genç, üçte biri 25 yaş altı, yarısı üniversite ve üzeri eğitimli, İstanbul ve Ankara doğumluların oranı yüksek, kendisi göçmüş oranı en fazla, metropolde büyümüş, annesi-babası eğitimli, yarıdan fazlası bekâr, tek başına yaşayan çok, üst düzey ve öğrenci oranı yüksek, yüzde 90’ı kendisin modern olarak tanımlıyor.” (Türkan ÇATAL YILDIZ)