Haber: Kadir GÜRHAN
Ankara Kalkınma Ajansının desteğiyle gerçekleşen ve 33 gazetecinin katıldığı Yeni Medya Okulu Eğitim Programı’nın kapanış konuşmasını yapan BİK Genel Müdürü Rıdvan Duran, yeni internet yasasının yakın zamanda çıkacağını umut ettiklerini söyledi. Yeni internet yasası ile ilgili çalışmalar ve talepler oluşturduklarının altını çizen Duran, “Bürokratlar sadece çalışma yaparlar ve talep ederler, milletvekilleri ise bu konunun kararını verirler. Görüşmeler devam ediyor ama takdiri yüce meclisin. Orada komisyonlarda ve genel kurulda nasıl kabul görecekse o şekilde çıkacak. Biz de meclisten çıkacak sonucu bekliyoruz. İnternet yasasından beklentimiz kurumsallaşmadır. Yani hukuken ve mali olarak sorgulanabilir olmasıdır” diye konuştu.
Ankara’da resmi ilan ve reklam yayınlama hakkına sahip gazetelerin farklı birimlerinde çalışan 33 gazetecinin katıldığı Yeni Medya Okulu Eğitim Programı, son gününde yapılan sertifika töreni ile son buldu. Törene BİK Genel Müdürü Duran da katıldı. Duran, eli kulağında olan internet yasası ile ilgili sorduğumuz soruya şu cevabı verdi: “İletişim Başkanlığının bünyesinde yürütülen birkaç toplantıya biz de katıldık. İnşallah internet medyasını derleyip toparlayacak bir yasa hazırlanıyor ama bu öneri mecliste ne kadar kabul görür, ne ilaveler yapılır ve neler çıkarılır hep birlikte göreceğiz.”
“GAZETELERİN DİJİTAL DÖNÜŞÜME İSTEKLİ OLMADIKLARINI GÖRDÜM”
Dünyadaki dijital dönüşümün pandemi ile katlanarak hızlandığını söyleyen Duran, “Biz Basın İlan Kurumu olarak 996 gazete ile ve bundan bir miktar daha fazla çeşitli yayın organı ile partner ilişkisi yürütüyoruz. Anadolu’da yarısından çoğunu gezdim ve maalesef dijital dönüşümle ilgili gazetelerimizin çok da hızlı ve istekli olmadıklarını gördüm. Biz de bundan dolayı eğitim çalışmaları başlattık. Pandemi başladığından beri gazetelerimizin mevcudiyetlerini devam ettirmeleri için çeşitli önlemler aldık. Bu önlemler ile gazetelerimiz de ayakta durabildiler. Birçok sektörde dünyanın her yerinde olduğu gibi Türkiye’de de pandeminin etkisinden dolayı ciddi sıkıntılar yaşayan esnafımız, tüccarımız oldu. Ama biz pandemide gazetelerimizi ayakta tutmayı başardık. Şimdi istiyoruz ki internet dönüşümü ile birlikte de ayakta kalmalarını sağlayabilelim. Bunun için de eğitim çalışmaları başlattık. Bugün itibarıyla 900’den fazla gazetemize çeşitli illerimizde eğitimler verdik. Bu eğitimlerin de 3’te 2’si yüz yüze, geri kalanı ise çevrimiçi yapıldı” şeklinde konuştu.
Duran, “Gazeteciliği yaşatırsanız sizler yaşatırsınız. Çünkü kendi kendiliğine çıkan bir iletişim modeli var. Hiç gazetecilikle ilgili olmayan ama milyonlarca takipçisi olan kişilerin yazım yanlışı ile kurduğu cümlelerden bir sürü beğeni aldıkları bir dönemden geçiyoruz. Maalesef kötü haberin iyi haberi baskıladığı, yalan haberin doğru haberi baskıladığı bir dönemden geçiyoruz. Çünkü popüler olan tercih ediliyor. Kendi tabirleri ile daha fazla tıklanıyor ve belki de gazetecilik mesleğini sıkıntıya sokuyor” dedi.
“GAZETECİLİK KÜLTÜRÜNÜZÜ İNTERNET MEDYASINA TAŞIMAK İSTİYORUZ”
‘Dünya var olduğu sürece mutlaka iletişim olacak’ diyen Duran, “En başından beri mağaralara resim çizme ile başlayan iletişim, bir şekilde devam edecek. İletişim her zaman var olacak. Bizim beklentimiz de sizin gazetecilik kültürünü internet medyasına taşımaktır. Bu çalışmalarımızın temel sebepleri de bunlardır. Maalesef internet medyasının çok hızlı gelişmesi ile birlikte gelen bir takım sorunlar var. Bu sorunları aşabilecek olanlar sizlersiniz. Tabi ki basılan gazeteler ayakta durmalı, biz onlara sahip çıkacağız ama bu o gazetelerin internet sayfalarının büyümesine engel değildir, içerik üretmesine engel değildir. Artık alışverişleri bile evden telefonla yapıldığı, televizyonun bile dijital mecraya kaydığı, reklam aramadıkları, medyanın da bu alana kaydığı görülmektedir. Sizlerin de yavaş yavaş bu alana girmeniz gerekiyor. Yapacağınız sadece internet sitesine içerik üretmektir. Haber merkezlerimiz, gazetecilik kültürümüz olduğu için bu alanda çok daha ileri gidebiliriz. Onların aldığı reklamdan daha fazlasını biz de alabiliriz. Onların internet mecrasını yapması bizim de yapmamıza engel değildir. Bu direkt rekabettir ve bu rekabet devam edecek. Biz de istiyoruz ki gazetelerimiz kedilerini geliştirsinler, biz de katkı sağlayabildiğimiz kadar sağlayalım. Öbür türlü de eğitim çalışmaları ile destek verelim istedik. Tabi Ankara başkent ve sizler neticesinde biraz daha bu işe hakimsiniz. Teknik ve insan kaynakları açısından biraz daha geride olan bölgelerimiz var, biz özellikle o bölgelere eğitim ve destek sunuyoruz. İnşallah sizlerle birlikte gazetecilik kültürünü internet medyasına taşıyarak, internet medyasının da dönüşümüne katkı sağlamış olacağız” açıklamasında bulundu.
“İNTERNET YASASINDAN BEKLENTİMİZ KURUMSALLAŞMADIR”
Çok yoğun bir çalışma dönemi gerçekleştirdiklerini kaydeden Duran konuşmasına şu şekilde devam etti: “İnternet yasası ile ilgili bizden de birtakım raporlar alındı, bizler de sürece dahil edildik. İnşallah yakın zamanda bu yasanın çıkacağını umut ediyoruz. Neticesinde bu yasa meclisten geçecek olan bir yasadır. Bürokratlar sadece çalışma yaparlar ve talep ederler, milletvekilleri ise bu konunun kararını verirler. Biz bu işin altyapısı ile ilgili çalışmalarımızı, taleplerimizi oluşturduk. Görüşmeler devam ediyor ama takdiri yüce meclisin. Orada komisyonlarda ve genel kurulda nasıl kabul görecekse o şekilde çıkacak. Biz de meclisten çıkacak sonucu bekliyoruz. İnternet yasasından beklentimiz kurumsallaşmadır. Yani hukuken ve mali olarak sorgulanabilir olmasıdır. Dediğim gibi birçok şey hazırlarız ve veririz ama meclisten başka bir karar da çıkabilir. Sonuçta yetki meclisin yetkisidir. Ama bir alt yapı çalışması var. İletişim Başkanlığının bünyesinde yürütülen birkaç toplantıya biz de katıldık. İnşallah internet medyasını derleyip toparlayacak bir yasa hazırlanıyor ama bu öneri mecliste ne kadar kabul görür, ne ilaveler yapılır ve neler çıkarılır hep birlikte göreceğiz.”
Basın İlan Kurumu (BİK) Ankara Şube Müdürü Murat Yürekli ise şunları söyledi: Özellikle 2 günden bu yana hem kurumumuzun iletişim Danışmanı Cihat Zafer Demirel ve Kocaeli Üniversitesi İletişim Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Aysel Çetinkaya medyanın dönüşüm sürecini güzel ifadelerle ve harika tespitlerle anlattılar. Kendilerine katkılarından dolayı çok teşekkür ediyorum. Ankara merkezde 9, ilçelerde ise 4 gazetenin toplam 33 çalışanı bu eğitime katıldılar. 2 gün boyunca başından sonuna kadar eğitimi dinledikleri için kendilerine teşekkür ediyorum.”
