Türkiye Devrimci İşçi Sendikası Konfederasyonu (DİSK) Ankara Olgunlar’daki Madenci Anıtı önünde toplanarak kıdem tazminatı fonu kurma girişimini protesto etti. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Güvenpark’tan başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’nü’ desteklediklerini belirten DİSK üyeleri, kıdem tazminatının değil, OHAL ve taşeronun kaldırılmasını istedi. Gurup adına basın açıklamasını okuyan, DİSK Ankara Bölge Temsilcisi Tayfun Görgün, “İşi ve ekmeği için mücadele eden Türkiye’ nin her yerindeki direnişçileri selamlıyoruz.”dedi. “KHK’LAR İŞÇİNİN SENDİKAL HAKLARINA YÖNELMİŞTİR” Bugün de işçi sınıfının birlik içinde, dayanışma içinde mücadelesini zorunlu kılan gelişmelerin kapıda durduğunu söyleyen Görgün, “Hukuksuz işten çıkarmalar, tarihsel kazanımları hedef alan girişimler, sendikal hakların siyasal iktidar eliyle çiğnenmesi, işçilerin güvenceli çalışmasını tamamen ortadan kaldıran istihdam yöntemleri söz konusudur. 15 Temmuz 2016’daki karanlık darbenin ardından ilan edilen OHAL ve OHAL’e dayanılarak çıkarılan Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK), işçi sınıfının ve emekçilerin sendikal haklarına, tarihsel kazanımlarına ve iş güvencesine yönelmiştir” diye konuştu. “DEVLETİN FERMANI ÜYELERİMİZİ AİLELERİ İLE BİRLİKTE YOKSUL VE YOKSUN BIRAKMIŞTIR!” Belediyelerde çalışan DİSK Genel İş üyesi işçiler önce KHK’larla, sonra da KHK’larla görevlendirilen kayyumlar ve valilikler eliyle ya işlerinden edilmişler ya da iş akitleri askıya alınmıştır diyen Görgün, “Haklarında bir soruşturma yapılmadan işlerinden edilen 1500 DİSK’li işçi, şimdi işsizdir ve tüm hakları ellerinden alınmıştır. Bu işçilerin gidecek bir mahkemeleri dahi yoktur! Devletin fermanı üyelerimizi aileleri ile birlikte yoksul ve yoksun bırakmıştır! Hukuksuz işten atılmaların sona ermesi ve işçi kardeşlerimizin işlerine iade edilmesini hukuk adına, barış adına, demokrasi adına talep ediyoruz. Bu talebimizde ısrar edeceğiz ve mutlaka bu kanunsuzlukları ortadan kaldıracağız. 15-16 Haziran’ın ışığında hukuksuzluğa karşı direnmenin hak olduğunun da altını çiziyoruz” şeklinde konuştu. “DEVLETİN FERMANI İŞÇİ SINIFINA GREVİ YASAKLAMIŞTIR!” “Devletin fermanı işçi sınıfına grevi yasaklamıştır!” şeklinde konuşan Görgün, “Ancak grev yasaklarına karşı işçi sınıfının direnişi de güçlenmektedir. Grev yasaklarına karşı 15-16 Haziran’ın ışığında direneceğiz. Taşeron işçiliğini ortadan kaldırmayı ve şirket işçilerine devlet kadrosu vermeyi seçim vaadi yapan siyasi iktidar seçim sonrasında ipe un sermektedir. Hükümet bu vaadi işçi sınıfına unutturmaya uğraşmaktadır. “Çözüm arıyoruz” “çalışmalar sürüyor” gibi söylemlerle işçileri oyalanmaktadır. Devletin fermanı kadrolu, güvenceli işi tamamen tasfiye ederek, taşeron çalıştırmayı kural haline getirmeyi amaçlıyor. İşçilerin umutlarıyla oynayanlar bilsinler ki 15-16 Haziran’ın ışığında kadro hakkı için direnmek haktır.” “56’SI ÇOCUK 1970 İŞÇİ İŞ CİNAYETLERİNDE YAŞAMINI YİTİRDİ” Bu ülkede işçilerin taşeron işçilik, kiralık işçilik gibi adlar altında köleliğe mahkum edildiğini hatırlatan Görgün konuşmasına şu şekilde devam etti: “Bu ülkede geçen yıl 56’sı çocuk 1970 işçi iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Bu ülkede işsizlik 7 milyona ulaştı; işsizlik sigortası fonu ise patronlara peşkeş çekiliyor. Bu ülkede KHK’lar ile haklarında hiçbir yargı kararı bulunmayan kamu çalışanları ve kayyum atanan belediyelerdeki işçiler hukuk dışı biçimde işlerinden edildi; gidecek mahkemeleri bile yok.” (Eren GÜVENDİK)

Editör: TE Bilisim