Kadın Doğum Uzmanı Op. Dr. Derviş Özer, ektopik gebelik halk tarafından bilinen adıyla ‘dış gebelik’ hakkında açıklamalarda bulundu. Özer kadın sağlığının çok önemli olduğunu ve kadınların sağlıklarını ihmal etmemesini ifade ederek, “Dış gebelik erken teşhis edilmediğinde iç kanamaya neden olacak kadar tehlikelidir. Belirtiler fark edildiğinde muhakkak bir doktora başvurulmalıdır” diye konuştu. Ektopik gebeliğin yani dış gebeliğin ne olduğuna ilişkin tanımlamada bulunan Özer, rahimde tüp içerisinde yuvalanması gereken embriyonun rahim boşluğu dışına yerleşmesine sonucu oluşan gebeliğe dış gebelik dendiğini ifade etti. “DIŞ GEBELİK DOĞUMLA SONUÇLANMAZ” Gebeliklerin genelinin dış gebelik olarak başladığına dikkat çeken Özer, “Zaten gebelik ve döllenme tüpte oluşur, iki haftaya yakın bir süreçten sonra rahim içine ulaşıp yerleşir ve burada büyümeye devam eder. Dış gebelik genellikle fallop tüpü içerisinde meydana gelse de bunun dışında karın boşluğunda, yumurtalıklarda ve rahim ağzında meydana gelebilmektedir” dedi. Özer, eğer ki döllenmenin rahim içine ulaşıp yerleşmesini herhangi bir şekilde engelleyen bir darlık, tıkanıklık, yapışıklık ve benzeri bir neden yaşanırsa, gebelik ürününün rahim içine ulaşmadan herhangi bir yerde üremeye başlayacağını ve bu durum devam ederse, dış gebelik denilen tablonun oluşacağını söyledi. Özer, ayrıca dış gebeliğin doğumla sonuçlanmayacağını söyledi. SİGARA KULLANMAK DAHİ DIŞ GEBELİĞE NEDEN OLABİLİR Dış gebeliğin nedenlerine ilişkin açıklamalarda bulunan Özer, ilk etapta 35 yaş üzeri kadınlarda hamilelik durumunda risk yaşanabileceğini belirterek şunları söyledi: “Kişi daha önce yaşanan dış gebelik yaşamışsa yeniden dış gebelik yaşama riski yüzde 1 ila 10 arasında değişmektedir. Bununla birlikte daha önce tüp bağlama ve açma ameliyatı geçiren kişiler, ameliyat edilen apandisitler, tüplerin çevresinde yapışıklığa ve dış gebelik riskine neden olur. Kişi kısırlık tedavisi görürken hamile kalması durumunda dış gebelik olma yaşanma ihtimali de vardır. Bununla birlikte uygunsuz kürtaj operasyonları da dış gebeliğe neden olurken, sigara tüketimi de dış gebelik riskini artırır. Hatta ve hatta sigara tüplerin normal fonksiyonunu bozabilir. Diğer nedenler ise şunlar olabilir: -Doğum kontrol hapları -Rahim içi yara -Endometriozis (kronik kadın hastalığı) -Doğuş hasarlı tüpler” KARIN BÖLGESİNDEKİ ŞİDDETLİ AĞRI BELİRTİSİ OLABİLİR Dış gebeliğin belirtilerini de sıralayan Özer, dış gebeliğin genellikle hamileliğin 5. ve 14. haftalarında görülmeye başlandığını söyleyerek, “Gebelik döneminde yaşanan adetin yaşanmaması, mide bulantısı, göğüslerin hassaslaşması, kan ve idrarda yapılan testler gibi belirtiler dış gebelikte de görülebilir ve her kadın için zamanında gerekli kontrolleri yapılana kadar aynıdır, gebeliğin normal mi veya dış gebelik mi olduğu anlaşılamayabilir” dedi. Başta karın bölgesinde şiddetli ağrıların yaşanabileceğine dikkat çeken Özer, “Normal adet kanamalarından farklı olan anormal vajinal kanamalar, karın içi kanamaları, baygınlık hissi, omuz ağrısı (kolun bittiği ve omuzun başladığı noktada ağrı görülebilir), sindirim sistemi (tuvalete çıkıldığında karnın alt kısmında ağrılar oluşur) sorunları bir süre sonra hastada yaşanmaya başlayabilir. Tanının erken konulması kişinin üreme organlarının zarar görmesini engelleyebilir” diye konuştu. ULSTRASON MUAYENESİ YA DA KAN TAHLİLİ İLE TANI KONULABİLİR Dış gebeliğin tanısının ultrason muayenesi ile konulabileceğini belirten Özer, “Vajinanın ultrosongrafi ile görüntülenmesi ile gebelik kesinin oluşup oluşmadığını, kesenin nereye yerleştiği ve karın bölgesinde kanamalar bu yolla görülür” dedi. Beta- HGC testi ile de tanının konabileceğini fakat bunun için kişinin daha önce gebeliğin varlığını bilmesi gerektiğini ifade eden Özer, “Hematokrit denilen tam kan sayımı ile de dış gebelik iç kanamaya neden olmuşsa bu kanamanın boyutu hakkında bilgi verir. HGC düzeyinin ölçülmesi ile anne adayından kan alınarak sonuca ulaşılır. Maddenin değer düzeyi dış gebeliklerde yavaştır bu yüzden normalin üstünde çıkması dış gebeliğin olduğunu gösterir” diye konuştu. GEBELİĞİN NADİR GÖRÜLEN DİĞER ŞEKİLLERİ Gebeliğin nadir görülen diğer şekillerine ilişkin de açıklamalarda bulunan Özer şunlara değindi: Abdominal Gebelik Gebeliğin karın içinde yerleşmesi durumudur, zor ve oldukça tehlikeli bir gebelik şeklidir. Bağırsak, mesane ya da diğer dış organların yüzeyine yerleşebilmektedir. Servikal Gebelik Dış gebeliğin rahim ağzı içine yerleşmesi durumudur. Nadir görülen bir gebelik şeklidir. Heterotopik Gebelik Gebeliğin ikiz olması durumudur. Nadir bir gebelik şeklidir. 2 TÜRLÜ TEDAVİ YÖNTEMİ VARDIR Özer, dış gebelik tedavi edilmediğinde tüplerin patlayabileceğine ve iç kanamaya neden olabileceğine vurgu yaparak dış gebeliğin tedavisinde ameliyatla ya da ilaçla olmak üzere iki tedavi yöntemi olduğunu söyledi. Ameliyat tedavisinin ince bir teleskop ile karın deliğinden karın içine girilerek ve gaz ile şişirilerek, karın içindeki organların görüntülenmesi sağlayan yöntem olduğunu ifade eden Özer, “Kişinin karında kanama olmaması ve daha öncede karın ameliyatı geçirmemiş olmasına dikkat edilir. Dış gebelik tüp içerisinde gerçekleşmiş ise ameliyatla tüp yerden alınır. Enfeksiyon riski azdır, yara izi oluşmaz, ağrı hissini hasta az duyar, kısa sürede iyileşme gerçekleşir” dedi. İlaçla tedavi yöntemini de anlatan Özer, “Cerrahi gerektirmeyen durumların yokluğunda ilaçla kullanım tercih edilmelidir. Metotreksat ilacı, kanser, romatizma ve dış gebelik tedavilerinde kullanılır. Methotreksat tedavisi alan hastalarda Beta-HCG takibi gereklidir. Sonuç sıfıra düşene kadar gözlem devam etmelidir. Bu süre 35-40 günü bulabilir. Medikal tedavi, tüplere daha az hasar verir ve doğurganlığı koruyucu etkisi yüksektir” ifadelerini kullandı. Tedavi sonrası tüplerin açık kalmasının, yırtılmasının ve alınmasının yumurtlamaya engel teşkil etmeyeceğini fakat bebek sahibi olma şansı yarı yarıya indireceğini söyleyen Özer, “Rahim içi gebeliklerde olduğu gibi, dış gebelikte de eşler arasında kan uyuşmazlığı varsa daha sonraki gebeliklerde oluşacak bebeği korumak amacı ile kan uyuşmazlığı iğnesi mutlaka yapılmalıdır” diyerek sözlerini sonlandırdı. (Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim