BBP Genel Başkanı ve Ankara Milletvekili Mustafa Destici, TBMM'de basın toplantısı düzenledi. Destici basın toplantısında idam cezasının tekrar getirilmesi hakkında konuşarak, “İdam cezasının yeniden hukuk sisteminde yer alması talebi kamu vicdanının talebidir ve temsil ettiğimiz insanların duygularına tercüman olmaktır” dedi. “MİLLETİMİZİN TALEPLERİNİN BAŞINDA İDAM CEZASI GELİYOR” Destici idam cezasının tekrar getirilmesi hakkındaki sözlerinin, kişisel değerlendirmeleri ve kanaatlerini aşan sorumluluk duyguları ile atılmış bir adım olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Gittiğimiz her yerde milletimizin bize yönelik taleplerinin başında idam cezası gelmektedir. Bizim buna duyarsız kalmamız elbette mümkün değildir. Üstelik idam cezasına ilişkin söylediklerimiz, acımasızca bir intikam alma duygusunu da kapsamamaktadır. Şu bilinmelidir ki 'idam cezası' her tutuklunun infaz edilmesi türünden bir ceza değildir. İdam cezası uygulamalarında ceza hukuku sistemi hatalı uygulamaları bertaraf edebilmek için çok aşamalı bir kontrol mekanizması oluşturmaktadır. Bir suçluya idam cezası verilebilmesi için çok somut ve şüphe götürmeyecek kanıtlara ihtiyaç duyulur. Üstelik çok vahşice de olsa her suç idam cezası ile cezalandırılmaz" dedi. Destici konuşmasını şöyle sürdürdü: "Oysa idam cezasının alternatifi olarak düşünülen 'ağırlaştırılmış müebbet' ve 'kastastrasyon (hadım bırakma)' daha mı insani cezalardır? Suçluyu ölene kadar 5 metrekarelik bir odaya tıkmak ya da hadım etmek daha mı insanidir? Üstelik bu cezaların da geri dönüşü yoktur. Unutulmamalıdır ki bizim idam cezası ile ilgili teklifimiz somut biçimde sübut etmiş 'küçük yaşta çocuklarımızı, kızlarımızı, kadınlarımızı kaçırarak tecavüz edip öldüren cani sapıklar ile bizzat kurşunu sıkıp, bombayı patlatıp güvenlik güçlerimizi, masum insanlarımızı, kundaktaki bebeklerimizi katleden katil teröristleri' kapsamaktadır. Elbette bir terör eylemi ile onlarca, belki de yüzlerce masum insanı ve güvenlik görevlisini katleden teröriste karşı devlet ya da hukukun vurdumduymaz davranması kabul edilemez. Hele kendini savunmaktan aciz masum bir çocuğa yönelik gerçekleştirilen acımasızca eylemler adi suçlar gibi görülemez. Burada hemen ilave edeyim, bizde tek başına idam cezasının amacının hukuki açıdan 'adaleti sağlamak' olmadığı iddialarını önemsiyoruz. Ancak bizim öncelikli amacımız adaletin yerine gelmesi yanında kamu vicdanını rahatlatmak ve kurbanların yakınlarında devlete ve adalete duyulan güveni tesis etmektir." “BİZ SONUNA KADAR HÜKÜMETİN YANINDAYIZ” BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, gazetecilerin sorularına cevap verdi. Dışişleri Bakanı ile yaptığı görüşmede idam konusunun gündeme gelip gelmediği sorusuna Destici şu cevabı verdi: "Bizim gündemimizde idam cezası yoktu. Gündemimizde iki konu ön plana çıktı. Birinci Amerika Birleşik Devletleri'nin Türkiye'ye karşı rahip Brunson üzerinden iki değerli bakanımıza yönelik almış olduğu yaptırım kararı ve buna Türkiye'nin mütekabiliyet esasları çerçevesinde cevabı, bir de Menbiç konusu. Biz sonuna kadar hükümetin yanındayız. Bu yaptırım kararı sadece onlara yönelik değil, Türkiye Cumhuriyeti Devleti ve Türk milletine yönelik yaptırım kararıdır. Benim izlenimin bu krizin kısa süre içinde çözüleceği yönündedir.” “BENİ KİŞİLERİN TALEPLERİ VEYA GÖRÜŞLERİ İLGİLENDİRMİYOR” Batılı ülkeler ve ABD'nin terörün finansmanına göz yumduklarını ifade eden Destici, "Bunun için bile uluslararası hukukun önünde hesap vermeleri gerekiyor” dedi. Destici konuşmasında şunlara yer verdi: “Bunun yanında ağır silahlar dahil pek çok silah ve mühimmat verdikleri çok açık. Türkiye Fırat'ın doğusunda PKK/PYD/YPG varlığına müsaade edemez ve etmemelidir. Türkiye, ABD ile şu andaki yaşana süreçte sonuna kadar haklıdır. Hangi bedel ödenecekse ödenir, bağımsızlığımızdan ve Türkiye Cumhuriyeti Devleti onurundan taviz verilemez.” BBP lideri Mustafa Destici'nin idamı Meclis gündemine getireceklerine ilişkin sözlerine AKP'li Hayati Yazıcı "Öyle bir şey olamaz. Nihayetinde Anayasa değişiklik teklifini verebilmek için belli sayıda imza gerekli. O arkadaşımız niye öyle söyledi bilmiyorum” demişti. Hayati Yazıcı’nın bu sözlerine karşılık ise Destici şunları söyledi: "Beni kişilerin talepleri veya görüşleri ilgilendirmiyor. Beni milletimin talep ve görüşleri ilgilendiriyor. Yeni sistem bizi buraya taşıdı. Bizden şunu mu talep ediyorlar? Milletin isteklerine kulaklarımızı tıkayalım ve bunları Meclise taşımayalım, bunu mu istiyorlar? Biz millet adına siyaset yapıyoruz. Bazı partilerimiz rakamlara çok boğulduğu için onun sözcüleri de rakamlar üzerinden cevap veriyorlar. Ben Büyük Birlik Partisi'nin başkanı olarak milletin iradesini Meclise getirdim. Kabul edilip edilmemesi milletvekillerinin takdiridir. Bende biliyorum anayasa teklifi kaç imzayla verilir, kaç sayıyla anayasa değişikliği yapılır.” (Eren GÜVENDİK)

Editör: TE Bilisim