DERT BABASI

Etrafınıza şöyle bir dikkatli bakarsanız en çok derdi, derdi olmayanlar anlatır. Gerçekten dertleri olan insanlarda onları teselli eder ve çözüm bulmaya çalışırlar. Çünkü bir derdiniz varsa onu birine anlatırken yaşadığınız çöküş sizi o kadar yorar ki, onun yerine gülümsemeyi hatta size acı çektiren olayı şakaya dönüştürüp insanları güldürmeyi tercih edersiniz. Bazen bir arkadaşınız size kayınvalidesiyle olan sıradan bir konuşmayı öyle bir dertli anlatır ki siz o sırada “Sus be kardeşim, ben daha kayınvalidemle bile tanışamadım. Hatta kayınvalidemin oğluyla bile tanışamadım belki de hiçbir zaman kayınvalidem olmayacak…” diye haykırmak yerine, “Ay canım, çok haklısın… Hep senin iyi niyetinden oluyor bunlar” diye onu teselli edersiniz. Acınızı içine gömer ve onu peygamberlere has bir sabırla dinlersiniz. Madem dertleşiyoruz bende bir iki derdimden bahsedeyim diye. Siz konuşmaya başladığınızda ise alacağınız cevap “Aman canım, sen de bunlara mı takıyorsun…” .Oysa, sizin taktığınız şey yürek dağlayan bir ayrılık gibidir. Dertsiz insanlar balon dertleriyle gerçekten dertli insanları yorar. Siz günde sekiz kere kredi kartı borcunuzu nasıl ödeyeceğinizi hesaplarken; aynı zamanda hangisini alsam diye çanta seçemeyen arkadaşınıza yardım ettiğiniz için hesabı doğru yapamaz; borcunuzu eksik ödersiniz. Ödeyemediğiniz borca siz ağlarken, arkadaşınız yeni çantasıyla dolaşmaya çıkmak istediği için sizi teselli edemez. Sizin içinde olduğunuz durumları önemsemeden size düşüncesizce dert anlatan insanlardan uzak durmanızı ve sizin derdiniz ne kadar büyük olursa olsun yine de çevrenizde gerçekten sorunları olan insanlara yardım etmenizi tavsiye eder; tüm dertleriniz derman bulmasını dilerim …