Yenimahalle Belediyesi’nin meslek edindirme kurslarından mezun olan Nuran Taşçı ile deri çanta yapımı kurs sürecini ve deri eşya yapımının aşamalarını konuştuk. Taşçı, ‘’Külfetli ve zor olmasına rağmen bir o kadar da keyifli bir süreç’’ yorumunu yaptı. Nuran Taşçı, ‘’Geçen sene, Yenimahalle Belediyesi’nin, YENİMEK kursuna katıldım ve deri çanta tasarım ve yapım aşamalarını öğrendim. Deri ve gerçek deri çalışması benim istediğim bir bölümdü. Ama bir türlü fırsat bulamamıştım. Çocuklarımın eğitim hayatları ve kendi kişisel işlerimden fırsat bulamıyordum. Geçen sene yazın kursa gittim. Kursta önce malzemeleri tanıdık. Hangi materyallerin kullanılacağını, nerelerden temin edileceğini, nelere dikkat edilmesi gerektiği, deri kalınlıkları, kalitesi, dokusu ve onlarla birlikte hangi bağlama aparatlarının kullanılacağı ilk birkaç derste öğretildi. Sonra küçük küçük işlemlere başladık. Bizim ilk olarak yaptığımız deri kemerlerdi. Daha sonra modeli nasıl şekillendireceğinizi, nasıl tamamlayacağınızı, kemerin tokuşunu ve köprüsünü nasıl bağlayacağınız gibi detayları öğrendik. Bundan sonra büyük parçalara geçtik’’ dedi. KÜLFETLİ VE ZOR BİR İŞ Deri çanta yapma sürecinin zahmetli ama keyifli bir iş olduğunu anlatan Taşçı, ‘’Oldukça külfetli bir iş ve zor. Ama eğer istekliyseniz çabuk yol alıyorsunuz. Yani eğer öğrenmeyi arzu ediyorsanız çabuk öğreniyor ve yapıma geçiyorsunuz. Malzemenin nerelerde satıldığı gibi birçok ayrıntıyı öğreniyorsunuz. Üretim aşamasına geçiyorsunuz. Yani o derinin ham halini bir çantaya dönüştürmek, onun üzerinde uygulayacağınız modeli seçebilmek, bütün süreçleri tamamladıktan sonra işleme başlamak, deriye ne işleyeceğiniz gibi konularda aşırı derece keyif alıyorsunuz. Şekillenme ortaya çıktıkça, o arada eksik ve yanlışlarınızı görebiliyorsunuz. Derinin dezavantajı, yanlış yaptığınızda geri dönmeniz çok zor oluyor’’ şeklinde konuştu. YETENEK VE HAYAL GÜCÜ ÖN PLANDA Deri çanta yapımında öğrenim süresinin kişinin istek ve yeteneğine bağlı olduğuna değinen Taşçı, ‘’Öğrenim süresi kişiden kişiye göre değişiyor. Ben biraz hızlı gittim ve çabuk öğrendim. Çıkardığım işler de biraz daha standarttın dışında oldu. Belli ders gruplarında belli çantaları çıkartmanız gerekiyor. Ben biraz daha değişik çantalar çıkardım. Herkes dikdörtgen, kare gibi çalışırken ben oval ya da yuvarlak tercih ettim mesela. Yani farklı şekillerde farklı boyutlarda çantalar ortaya çıktı. Bunun dışında cüzdan yapımını da öğrendik’’ ifadeleri kullandı. STANDARTTIN DIŞINA ÇIKMAK GEREKİYOR Çantaları tasarlarken hayal gücünün ön plana çıktığını ve bilindik örneklerin dışına çıkmaya çalıştığına değinen Taşçı, ‘’Örneklere bağlı kalmayı ben tercih etmiyorum. Çünkü mevcut olan bir şeyin eğer üzerine bir şey katamıyorsanız, o zaman standart durumda yapmış oluyorsunuz. Ben hep standardın dışında olmayı seviyorum. Modelimi seçerken de, şekli seçerken de mutlaka bir yerlerden esinleniyorsunuz ama bire bir kopyala yapıştır durumunu asla sevmiyorum. Mutlaka üzerinde oynamalarım oluyor ve o oynamalar da güzel sonuçlar veriyor. Çok abes kalmıyor. Modelin dışında bir şey yapmış oluyorum ve bambaşka bir şey çıkmış oluyor’’ dedi. DERİ ÇANTA YAPIMINI ANLATTI Deri çanta yapımının aşamalarını anlatan Taşçı sözlerine şöyle devam etti, ‘’Öncelik derinin istediğiniz boyutta kesimini yapmanız gerekiyor. O tamamen sizinle doğru orantılı. Çanta yapacaksınız istediğiniz boyutu önce belirliyorsunuz, buna yan körükleri, çantanın kapağı, sapının uzunluğu, ön ve arkanın boyutlandırması tamamen sizinle doğru orantılı. İstediğiniz boyutu tamamladıktan sonra, kesim aşamasına geçiyorsunuz. Deri çantalarda en zor kısım deriyi kesme aşaması. Deriyi kesme işi gerçekten zor. O kesim işinde bir milim kaymanız sizin çantayı yamuk çıkarmanıza sebep oluyor. Deriye resim işleyecekseniz resmi önceden seçmiş olmanız gerekiyor. Resmi istediğiniz boyuta getirip çıktısını alıyorsunuz. O resmi deriyi ıslatıp, resmi ters çeviriyorsunuz. Eğer, resmin ters çıkması orada farklı görüntü yaratacaksa, resmi, arkadan çizmeniz gerekiyor. Ve çizdiğiniz o kısmı, derinin ıslatılmış bölümüne yerleştiriyorsunuz. Bütün küçük detayları o resmin üzerinden geçerek, biraz bastırarak deriye işlemiş oluyorsunuz. Yani karbon kağıdından başka bir yere geçirmek gibi ama çizerek yapıyorsunuz. Bu işlemleri tamamladıktan sonra kesme bıçağı ile bütün detayları, yine ıslatarak kesiyorsunuz. Kuru kesme şansınız yok. Kuru kestiğiniz zaman yeterince boyut kazanmıyor. Islatıp kestikten sonra, boyut kazandırmak için kenarlarına, başka bir aparatla derinlik katıyorsunuz. Daha sonra dövme aparatları var. Onlarla nelerinde aynı resim tuvalinin üzerinde efektlerle oynar gibi dövmeler yapıp resmi daha yukarıya çıkarıyorsunuz. Ama yaptığınız her işlemi ıslatarak yapmanız gerekiyor. Tamamen resmi işleme aşaması bittikten sonra boyama işlemine geçiriyorsunuz. Özel deri boyalarıyla yapıyorsunuz. Eğer özel boya kullanmazsanız, deri boyayı kusuyor ve bütün her yeri boyuyor. Boya içini ve dışını tamamen kapladıktan sonra, kenarlarını zımparalama gibi düşünün aynı işlemi çantanın kenarlarına uyguluyorsunuz. Orada sürekli bir git gel işlemi yapıyorsunuz. Oraları da tamamladıktan sonra bu sefer dikme işi için delmeye başlıyorsunuz ve en zoru da delme işi. Hem güç gerektiriyor hem de o boyutu kaybetmemeniz gerekiyor. Eğer deriyi katlarsanız deri de kırılmalar oluşuyor. Yani dikkatle yapılması gereken bir işlem. Delme işlemi bittikten sonra dikiş işlemine geçiyorsunuz. Bu da bittikten sonra sap takma makinalarıyla, çantanın sap ve kapak kısımlarını milimetrik bir biçimde yerleştirmeniz gerekiyor. En ufak bir hata çantanın yamuk durmasına sebep oluyor ve çanta kapanmamasını neden oluyor.’’ MÜKEMMEL YA DA HİÇ El yapımı bir deri çantanın, tasarım ve çeşitlerine göre süre değişikliği gösterdiğini anlatan Taşçı, ‘’Bir çantanın yapımı sürekli çalışacaksanız 4-5 gün içerisinde bitirebilirsiniz. Ama aralık vererek çalışırsanız 1 hafta 10 gün sürer. Biz kurslarda çoğunlukla hoca eşliğinde yaptığımız için hafta bir çanta çıkarıyorduk. Özellikle ilk çalışmalarda bizim hemen hemen 1,5 ay kadar sürdü. Daha sonrasında zaten artık hoca zaten sizin deneyim kazandığınızı görüyor ve teşvik etmek adına tamamen kendimizin çıkarmamızı istiyordu. Bu yapmaya çalıştığınız tasarımla doğru orantılı bir süreç teferruat ne kadar artarsa, tasarı ne kadar gelişmişse yapım aşaması daha çok uzuyor. Önce tasarlayıp sonra tamamlamak gerekiyor ama ben tam tersini yapıyorum. Doğaçlama çalışmayı daha çok seviyorum. Kendimde eğer yeterlilik hissedersem, tabii ki bunu ticarete dökmek istiyorum. Ama eğer eksikliklerim olduğunu hissedersem kesinlikle düşünmüyorum. Yani ya mükemmel olsun ya da hiç olmasın mantığındayım’’ yorumunu yaptı. (Rozita Merve Hamidi)