Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin grup toplantısında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan isim vermeden, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'e göndermede bulunarak, "Geçmişte partimiz çatısı altında olup da bugün dışarıda başka havalarda gezen hiç kimsenin partimizle ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Ama bu trenden düşenler kusura bakmasınlar düştükleri yerde kalırlar " dedi. MHP lideri Devlet Bahçeli’nin destek sözlerini de işaret eden Erdoğan, ‘’Bu yıl Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi'nin hazırlıklarını büyük ölçüde hazırlamak mecburiyetindeyiz. Bunları da özellikle MHP ile el ele vererek dayanışma içinde yapacağız’’ ‘’KAPI KAPI DOLAŞMAYA DA VAR MISINIZ?’’ Seçimler arifesinde Sayın Bahçeli'nin yerli ve milli duruşunu özellikle vurgulamam lazım. Bu yerli ve milli duruşla birlikte inanıyorum ki ülkemizde bizi bölmek, ayrıştırmak isteyenler hedeflerine ulaşamayacaktır. Bizler 7 Ağustos ruhunu yaşamakta kararlıyız. Birileri diyor ki, "şu ne der, bu ne der". Biz ne deriz, aslolan budur. Sayın Bahçeli ile bir araya geliriz, ülkemizin dertlerini de konuşuruz, uyum yasalarının çalışmasını da arkadaşlar yapar yolumuza yürürüz. Sayın Bahçeli'nin dün yaptığı açıklamayı çok değerli buluyorum. Şahsım ve partim adına şükranlarımı sunuyorum. Asıl olan yeni yönetim mimarimizin omurgasının nasıl oluşturulacağıdır. Hazırlıkları süratle bir araya getirerek önümüzdeki bir asrı kucaklayacak yönetim modeli oluşturmakta kararlıyız. İlk imtihan mahalli seçimlerdir. Mart 2019. Buna hazır mısınız? Kasım 2019. Hazır mısınız? Kapı kapı dolaşmaya da var mısınız? ‘’SEÇİMLERE TAZELENMİŞ GİRECEĞİZ’’ Ak Parti grup toplantısında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, yaklaşan seçimlerle ilgili tazelenmiş olarak gireceğiz ifadelerini kullanarak, ‘’Bugüne kadar katıldığımı il kongrelerimizin sayısı 15’i buldu. Sayın başbakanımız da kongrelere katıldı. Elazığ, Bingöl, Tokat, Yozgat ilk kongrelerimizle kucaklaşacağız. Büyük kongremiz için hazır hale gelmiş bulunacağız. Mahalli seçimler ile milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimine teşkilatlarımızı yenilemiş olarak mücadelemizi ve heyecanımızı tazelemiş olarak gireceğiz’’ dedi. SINIR BOYLARINDA GÜVENLİK Fırat Kalkanı Harekatı ile başlayan sürecin, tüm sınır boylarının güvenliğinin sağlanması ile devam ettirileceğini hatırlatan Erdoğan, ‘’Bölücü terör örgütünün baskısı kalktıkça buralarda yaşayan kardeşlerimizle gönül bağlarımızın yeniden güçlenmeye başladığı açıkça görülüyor. Hizmet ve siyaset alanında daha çok çalışarak vatandaşın gönlünde zirveye çıkmalıyız. Çukur eylemleri ve Kuzey Irak’taki gelişmeler karşısında gösterdikleri sağlam duruş, kardeşlerimizin ortak geleceğimiz konusundaki samimiyetlerinin ifadesidir. Şimdi sıra terör koridoru oluşturma projesini tamamen çökertmeye gelmiştir. Fırat Kalkanı ile attığımız adımı Afrin ve Münbiç’te devam ettirerek ardından da tüm sınır boylarını güvene kavuşturarak bu süreci inşallah tamamlayacağız. Bu süreçte bölgedeki kardeşlerimizin daha güçlü desteğine ihtiyacımız var. Geçmişte attığımız adımları çok daha ileri taşıyacak bir çalışmayı ortaya koymamız gerekiyor’’ ifadelerini kullandı. ‘’TRENDEN DÜŞENLER KALIR’’ İsim vermeden, 11.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e yüklenen Erdoğan, ‘’Geçmişte ülkeyi yönetmiş olup da tarihte kaybolan partilerin ortak özelliği milletten uzaklaştıklarının farkına varamamalıdır. AK Parti asla böyle bir hataya düşmedi, düşmeyecek. Bizim gücümüz birliğimizden ve milletimizle olan bağlarımızı sıkı tutmamızdan geliyor. Bu iki unsura zarar verecek hiçbir davranışı, sözü affetmemiz söz konusu olamaz. Aynı şekilde geçmişte partimiz çatısı altında olup da bugün dışarda başka havalarda gezen hiç kimsenin partimizle hareketimizle ilgili söz söylemeye hakkı yoktur. Herkes ağzını açmadan önce nerede bulunduğuna, kimlerle aynı safa geçtiğine dikkat etmelidir. Kemalet ile Kemalat olmaz’’ şeklinde konuştu. Bu trenden düşenler düştükleri yerde kalırlar ifadelerini kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Dünyada neler oluyor? Ülkemizde neler oluyor? Bununla ilgili bir sesiniz çıkmayacak. Bu ülkede bir evet hayır referandumu yapılıyor. Ve partimiz burada evet başlığını böyle atıyor. Ama birileri de hayır için kampanya yürütüyor. Kulislerde, şurada burada. Ve şimdi de kendilerinde söz hakkı görüyorlar. Kusura bakmasınlar. Bu birliği, beraberliği zedeleyenler bilsinler ki artık bu kervanın samimi yolcuları değildir. Biz bu yola çıkarken ahdederek çıktık. Ve bu yola bu akitleşme ile çıkarken de şunu bir defa çok iyi bilmemiz lazım. Sadakatin aslolan bir kavram olduğunu bilerek çıktık. Ama bu trenden düşenler kusura bakmasınlar düştükleri yerde kalırlar. Bu süreçte bize düşen kendi işimizi sağlam tutmak, hedeflerimizden uzaklaşmamak, geçmişteki hatalardan uzak durmaktır. Tüm teşkilatlarımızın bu konuda anlayış ve güç birliği içinde olduğunu görmekten memnuniyet duyuyorum. Hırslarının esiri olanların hükmünü milletimiz zaten veriyor. Siz hiç merak etmeyin. Türkiye’nin istiklali ve istikbali için hayatını ortaya koyarak çalışanlarla, dikensiz bahçelerde kendi ikbali için yollara düşenlerin farkını milletimiz çok iyi biliyor’’ diye konuştu. ‘’KUDÜS’Ü DÜNYA GÜNDEMİNE TAŞIDIK’’ Ak Parti hükümeti olarak, Kudüs meselesini, dünya gündemine taşıdıklarını söyleyen Erdoğan, ‘’Son grup toplantımızdan bugüne kadar gündemimizdeki en önemli meselelerden biri de malum Kudüs’tü. Amerika’nın Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak tanıma kararının belli olmasının hemen ardından başlattığımız yoğun diplomasi trafiğini, hızla bir çalışma başlattık. İstanbul’da 13 Aralık’ta topladığımız İslam İşbirliği Teşkilatı’nın kenetlendiğini gördük. Elbette ikircikli davranan kimi ülkeler var. Ama genel görüntü geleceğimiz açısından ümit vericidir. Kırmızı çizgimiz olarak ilan ettiğimiz Kudüs’ün Müslümanlar açısından taşıdığı değerin, fedakarlıkların boyutunun bazı devletler tarafından anlaşılamadığı görülüyor. Konuyu BM platformlarında da takip ederek Kudüs’ün dünya gündeminin en üst sırasına çıkmasını sağladık’’ dedi. İBADET ÖZGÜRLÜĞÜNDE SAMİMİYET Açılışı gerçekleştirilen Demir Kilisesi’nin inanç ve ibadet özgürlüğü konusundaki samimi duruşlarını gösterdiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, ‘’Bir süredir sadece düşlerimizde görmekle yetindiğimiz Kudüs’ü kollarımızdaki ve kalbimizle kucaklayacağımız günler inşallah uzak değildir. Bunun birinci şartı ise önce Türk milleti olarak bizim kendi aramızdaki birliğimizi beraberliğimizi kardeşliğimizi güçlendirmemiz, ardından da tüm İslam dünyasının aynı feraseti gösterebilmesidir. Kudüs’ün Hz. Ömer’den sonraki ikinci fatihi Selahaddin Eyyubi ‘dostlarıyla uğraşanlar düşmanlarını yenemez’ diyor. Evet, bizim tüm gücümüzü düşmanlarımızla olan mücadelemize hasletme vaktimiz çoktan gelmiştir. Biz bunları söyleyince birileri hemen çıkıp bizi ayrımcılıkla, ötekileştirmeyle suçluyor. Hâlbuki daha önceki gün Bulgar cemaatinin meşhur Demir Kilise’nin açılış törenini gerçekleştirdik. Hükümetlerimiz döneminde kilise, şapel, sinagog ve havra olarak 14 eseri restore ederek diğer dinlerin mensuplarının hizmetine sunduk. İşte şimdi Trabzon’da Sümela Manastırı da aynen restore edilmeye devam ediliyor. Eğer bizim ayrımcılık yapmak gibi niyetimiz olsa bu işlere niye girelim? Öyle ya kimse bizi bunlara mecbur bırakmıyor. Bütün bu hizmetler inanç ve ibadet özgürlüğü konusundaki samimi duruşumuzun ürünleridir’’ ifadelerini kullandı. Cumhurbaşkanı Erdoğan sözlerine şöyle devam etti, ‘’Bizim teröre bulaşmamış, vatanımızın bütünlüğünü hedef almayan her inanca düşünceye saygımız vardır. Biz Kudüs’te sadece Müslümanların değil, her mezhepten Hristiyanların da haklarını savunuyoruz. Ecdadımız, Kudüs’te kilise kurma ve faaliyet kurma izni vermiştir. Asırlar boyunca ecdadımız barışı, huzuru bozmamak, diğer dinlerin mensuplarını rahatsız etmemek şartıyla kimsenin ibadetine karışmamıştır. Biz böyle bir ecdadın torunlarıyız.’’ ‘’ORTADOĞU İLİŞKİLERİMİZİ DÜZELTTİK’’ Ak Parti’nin Ortadoğu ülkeleri ile yıllarca ihmal edilmiş ilişkileri düzeltmek için yoğun bir çaba harcadığının altını çizen Erdoğan, ‘’Batı ülkelerinin özellikle de Amerika’nın himayesi altındaki İsrail’in şımarıklıkları bölge ile birlikte tüm dünyayı felakete doğru sürüklemektedir. Böyle bir zulmün karşılıksız kalması mümkün değildir. Biz tüm samimi dostlarımıza bu ikazı yapıyoruz. Bölgede adil bir düzenin kurulması en büyük temennimizdir. Sonuna kadar Filistinli kardeşlerimizin yanında olmaya devam edeceğiz. Yılın son haftası yaptığımız Sudan-Çad-Tunus ziyaretleriyle, Fransa programı çok yönlü dış politika anlayışımızın somut birer örneğidir. Geçmişte Türkiye çok uzun bir dönem boyunca adeta tek yönlü, boyutlu ve maalesef bağımlı bir dış politika izlemeye mecbur bırakılmıştır. AK Parti hükümetleri döneminde dünyanın tamamına yayılan bir açılım projesini biz hayata geçirdik. Ortadoğu ülkeleriyle yıllarca küllenmiş, ihmal edilmiş hatta kasıtlı sabote edilmiş ilişkilerimizi düzeltmek için yoğun çaba harcadık. Çok güzel neticeler de aldık’’ şeklinde konuştu. ‘’AFRİKA’DA ELÇİLİĞİMİZİN OLMADIĞI ÜLKE BIRAKMAYACAĞIZ’’ Ayak basmadık yer bırakmıyoruz ifadelerini kullanan Erdoğan, ‘’Balkanlar, Kafkasya ve Orta Asya coğrafyası hem tarihi hem insani olarak zaten ayrılmaz bir parçamızdır. Bu geniş coğrafyada ecdat yadigâr maddi manevi tüm hatıralara sahip çıkarak kardeşlik hukukumuzu canlandırdık, güçlendirdik. Ayak basmadık yer bırakmıyoruz. Bu fotoğrafta Afrika’nın ayrı bir yeri var. Çünkü Afrika herkes tarafından ittifakla kabul ettiği üzere, üçüncü bin yılın yıldızı olacak kıtadır. Maalesef Afrika Türkiye olarak yıllarca ihmal ettiğimiz, adeta batılı sömürgecilerin kanlı pençelerine terk ettiğimiz bir coğrafyaydı. Büyükelçiliklerimizin sayısı 12 idi. Fakat şimdi biz 2005 yılını Afrika yılı ilan ettik. Afrika yılı ilan ettikten sonra yoğun bir çalışmaya başladık ve bizim şu anda büyükelçilik sayımız 41 oldu. Hedef Afrika’da büyükelçiliğimizin olmadığı ülke bırakmayacağız’’ diye konuştu. (Kadir GÜRHAN)