Çetin: İşlerimiz tamamen durmuş durumda

Yaklaşık 15 yıldır esnaf olan ve iki yıldır da Konur Sokak’ta Konur Çay Evi’ni işleten Sinan Çetin, gün geçtikçe işlerinin daha çok kötüye gittiğini ifade etti. Yaz ayların da sadece kirayı ödemek için dükkanı açtığını söyleyen Çetin, “Konur Çay Evi kışlık bir mekandır diyebilirim. Biz yaz mevsiminde pek iş yapamıyoruz. İşlerimiz okulların tatil olmasıyla birlikte tamamen durma noktasına geliyor. İş yaptığımız aylar kış aylarıdır” diye konuştu. “GEÇEN SENE SATIŞLARIMIZ DAHA İYİYDİ” Her geçen gün satışlarının daha çok düştüğünü, bunda Konur Sokak’ta alınan önlemlerinde etkili olduğunu belirten Çetin, “Geçimizi sağlamak için burayı işletiyoruz. Fakat işlerimiz gün geçtikçe daha çok düşüyor. İşlettiğimiz mekanın kirasını ödemek için çalışıyoruz. Pek fazla iş yapamıyoruz. Mekanımız kışlık bir mekandır. Kışın iş yapıyoruz. Yazın ise iş yapamıyoruz. Belirli müşterilerim olduğu için şanslıyım diyebilirim. Onlar da olmasa durumlar daha kötü olabilir” dedi. “ESNAF SORUNLARIN BİR AN ÖNCE ÇÖZÜLMESİNİ İSTİYOR” Konur Sokak’ta esrarengiz bir bıçaklama olayı gerçekleştiğini vurgulayan Çetin, konuşmasına şu şekilde devam etti: “Esrar içip buraya gelen insanları biliyoruz. Dün esrar içip de buraya gelen birisi eline aldığı bıçakla önüne gelen kişileri bıçakladı. Bu bıçaklama sonucu bir kişi şuan ağır yaralı. Bu konularda güvenlik önlemleri alınabilir. Çünkü burası işlek bir sokaktır. Ankara’nın en işlek sokaklarından birisidir. Esnaf, OHAL nedeniyle alınan önlemlere bir an önce bir çözüm bulunmasını istiyor. Çünkü iyice iş yapamaz hale geldik. Eylemci eylem yapıyor, polis ise biber gazı ile müdahale ediyor. Biber gazına dayanamayan müşteri mecburen bu sokağı terk etmek zorunda kalıyor. Durum rutinleştiği için artık müşteri de gelmiyor. Bu sorunlara derhal bir çözüm bulunmalıdır. Yoksa kan ağlamaya devam edeceğiz. Biz Konur Sokak’ı esnafı olarak, eski günlerimizi arıyoruz. Bir an önce eski günlerimize, iş yaptığımız günlere kavuşmak istiyoruz. Umarım her şey en kısa zamanda eskisi gibi olacaktır.” (Mesut Kete-Kadir Gürhan)