Cehalet

Bütün düşünürlerin, yazarların, bilim insanlarının, toplum bilimcilerin üzerinde durduğu bir konu var… Cehalet… Cehalet bilgi eksikliğidir. Bilgisizlik kelimesi, habersiz olduğu bir kişiyi tanımlayan ve önemli bilgileri veya gerçekleri kasten görmezden alan veya görmezden gelen bireyleri veya önemli bilgi veya gerçeklerden habersiz olanları tanımlayabilen bir sıfattır. Çok uzun zamandır insanlık bu konunun pençesinde ve kurtulmak için çok büyük bir çaba sarf ediyor. Bunu okuyarak, eğitimle, öğretimle aşmaya çalışıyor. Yüzyıllardır bilinen bir gerçek günümüzde hala en önemli konulardan biri. Toplumlar hala cehalet ile savaşıyorlar. Görünen o ki savaşmaya daha uzun yıllar devam edecekler. İnsanın kendisine yapacağı en büyük haksızlık bilgisizlik olmalı. Çünkü insanı diğer canlı türlerinden ayıran en önemli özelliği aklının olması... Bunu ilkokuldan beri görüyoruz. İnsan akıllı bir varlıktır ve düşünebilir. Olayları mukayese edebilir. Diğer canlılar örneğin hayvanlar hayatta kalmak için fiziksel kuvvetlerine ve içgüdülerine sahipken insan yalnızca aklına sahiptir. Bunu hala yaşadığımız yüzyılda fark edemediğimiz çok fazla olayla karşılaşıyoruz. Cahil insandan daha tehlikelisi de var ona da bilen cahiller diyoruz. Cahillik yalnızca okumakla ve eğitimle giderilebilecek bir konu değil. Bunun yanına vicdanı ve insanlık dediğimiz soyut kavramları da eklememiz gerekiyor. Yani bir insan çok okuyor, çok eğitimli diye cehaletten kurtulabilir diye bir şey yok. Siz çok okuyup, karşınızdaki insanları küçük görüyorsanız en büyük cahillerden birisiniz demektir. Edindiğiniz bilgiler sizin yalnızca kuru bilgiyle dolduğunuzu gösterir. Gerçek bilgili insan, bilgisini paylaşırken karşı tarafa kendisini kanıtlamaya çalışmaz. Kanıtlamaya çalışması onun o bilgiyi toplumda daha iyi bir konumda görünmek için edindiğini gösterir. İnsan akıllı bir varlıktır ama aklını iyi bir şekilde kullanmadığı zaman dünyanın en tehlikeli varlığına dönüşebilmektedir. Cehalet ile savaşımızda önce kendimizden başlamalıyız. Daha sonra bunu topluma doğru dolu bir şekilde aktarmalıyız. Cahil toplumların başına nelerin geldiğini artık hepimiz çok iyi biliyoruz. Bunun bilincinde olarak önce kendimizi daha sonra toplumu kurtarmalıyız…