Nurcan Sanat Atölyesi, Ulus’ta yer alan tarihi Suluhan Çarşısı içerisinde filografi sanatını hem meraklılarına öğretiyorlar hem de ürettikleri ürünlerin satışını yapıyorlar. Nurcan Sanat Atölyesi’nin sahibi olan Nurcan Canlı filografi üzerine yaptığımız söyleşide filografiye eşinin rahatsızlığından dolayı başladıklarını belirtiyor. Karı koca işlettikleri atölyede Canlı, filografi sanatının kendilerine çok iyi geldiğini ifade ederek gazetemiz Güçlü Anadolu’ya filografi sanatı hakkında açıklamalarda bulundu. “FİLOGRAFİ SABIR İŞİ” Filografinin Orta Doğu’da doğmuş batıya ve uzak doğuya yayılmış olan bir sanat olduğunu belirten Canlı, filografi tarihi ile alakalı şöyle konuştu: “Filografinin tarihi çok eskiye dayanmakla beraber Osmanlı’nın geleneksel el sanatı olan filografi, ülkemizde pek tanınmayan bir sanattır. Filografi sanatının zorluğu ise sabır gerektirmesi nedeniyle az uygulanmakta ve bütün dünyada unutulmak üzere olan bir sanattır. Ayrıca filografi el sanatı, son dönemlerde sayıca az da olsa ustalar tarafından yaşatılmaya çalışılan sanatlar arasında yer alıyor.” EŞİNİN RAHATSIZLIĞI İLE FİLOGRAFİYE BAŞLAMIŞLAR Kendisinin de bu işe eşinin rahatsızlığı ile başladıklarını ifade eden Canlı, eşinin doktorunun kendisine bir hobi edinmesini önermesi ile başladıklarını belirtti. Canlı, filografi sanatının gerçekten de hem kendisine hem de eşine çok iyi geldiğini vurgulayarak şunları söyledi: “Biz 10 yıldan bu yana Suluhan Çarşısında yer alıyoruz. Ama Filografiye başlamamız daha öncelere dayanıyor. Eşimin doktorunun önerisi ile bu işe başladık ve şuan iyi ki bu işi yapıyoruz diyoruz. Çünkü ikimize de çok iyi geldi. Artık sadece bu işi yapmıyoruz, bildiklerimizi meraklılarına öğretiyoruz da. Atölye kurduk. Öğrencilerimiz var. Ama şunu da söylemek gerekir ki bu iş sabır işi. Sabrederek yapmak gerekiyor. Ve ustalık gerektiren bir iş. Eşimin 3 günde bitirdiği bir panoyu bir öğrencimiz 10 günde de bitirebiliyor. Kişinin elinin ne kadar maharetli olduğuyla da alakalı.” ÇİVİ SANATI, FİLOGRAFİ… Türkiye’de çivi sanatı olarak da bilinen, yabancı ismi string art olarak geçen Filografi hakkında konuşan Nurcan Canlı, filografinin son derece göz okşayan, estetik ve son zamanlarda da popülerliği artmış bir teknik olduğunu ifade ederek şunları söyledi: “Filografi, kolayıyla zoruyla, bir ahşap ya da sunta panonun üzerine çiviler çakılıp aralarını nizami bir şekilde teller ya da iplerle doldurma işlemiyle yapılmaya başladı. Gün geçtikçe profesyonel anlamda yok olma tehlikesi yaşayan sanat dallarından biri diyebiliriz artık filografi için. Ama son zamanlarda el işi – hobi alanında filografi kendine yavaş yavaş yer bulmaya da başladı. İnsanlar ise özellikle hat yazıları, çiçek desenleri ve harflerle oluşturulan panolara çok rağbet gösteriyorlar.” “PANO ÜZERİNE ÇİVİLER YERLEŞTİRİLİYOR…” Filografinin nasıl bir teknikle yapıldığına ilişkin konuşan Canlı, filografinin pano üzerine, tasarlanan çizim ile yapıldığını ifade ederek tekniği ile alakalı şunları söyledi: “Pano üzerine yerleştirilen çiviler, belli sıklıklarla düzgün bir şekilde panoya belirlenen desen üzerinden çakılıyor. Oluşturulan çiviler ile daha sonra uygun renklerde teller ya da ipler çiviler arasından geçirilerek desen dolduruluyor. Desenler doldurulurken tabii bunu gelişigüzel bir şekilde yapılmaması lazım. Desenlerin belli bir düzene göre sıralanması gerekiyor. Bu esnada takılan ipleri ya da telleri de sıkı bir şekilde germek şart. Bütün bunlar yapılırken dikkat edilmesi gereken ise kullanılan ahşap ya da sunta tabakanın çok kalın ya da aşırı ince olmamasına da özen gösterilmeli ki ortaya çıkan iş başarılı olsun.” Canlı sözlerini şöyle sürdürdü: “Kişinin tercihine göre, kadife, deri gibi kumaşlarla da pano kaplanabiliyor. Ortaya güzel bir işin çıkması için ise pano üzerine kullanılan çivilerin küçük ve bu işe uygun olanlardan seçilmesi gerekiyor. Eğer ki çiviler dediğim şekilde seçilmez ise seçilen kaba saba çivilerle hem iş güzel durmaz hem de pano kırılabilir. Bu aşamada telleri ya da ipleri örmek için bir çuvaldız, gerektiğinde kesmek için iyi bir kesici alete de ihtiyaç olacaktır. Eğer tel kullanılarak çalışılacak ise ince bakır bobinaj teli kullanılabilir. Bütün bu bahsettiğim şeyler, artık her yerde bulunan hobi mağazalarından ince ve renk renk teller şeklinde temin edilebilir. Hobi mağazalarında filografi için kullanılacağından bahsedilirse ona uygun teller de kişiye verilecektir.” “BU İŞ USTALIK GEREKTİRİYOR” Yapılan pano üzerindeki çivilerle yapılan motiflere nasıl karar verildiği hakkında konuşan Canlı, filografi sanatçısının önce kafasında bazı motifler tasarladığına değinerek şunları anlattı: “Filografi sanatçısı kafasında belirlediği motifleri daha önce de belirttiğim gibi tahta panolar üzerine çiviler ile belli bir düzene göre çakıyor. Buradaki önemli noktalardan birisi ise çivilerin boyanıp verniklenmesidir. Çivilerin arasından çeşitli renklerde iplikleri sıkıca geçirerek önceden tasarlanmış motifleri ortaya çıkarmak ise bir ustalık gerektiriyor. Öyle rasgele bütün çivilerden aynı şekilde iplikleri geçirirseniz hiçbir şey elde edemiyorsunuz. Ayrıca bu ipliklerin hem sağlam hem kolay temizlenebilir olması ve hem de temizleme esnasında renklerinin solmaması gerekiyor.” NE İŞE YARIYOR?  Filografi sanatı ile ortaya çıkan eserlerin evlerde, işyerlerinde dekoratif amaçlarla kullanıldığını belirten Canlı, “Filografi ile üretilen eserler para ile de satılıyor ama bu işin hareket noktası hobi olması. O kadar titiz çalışmak gerekiyor ki, verilen emek göz önüne alınırsa maddi kazanç içen yapılamayacak bir sanat. Ama biz Suluhan’daki atölyemizde yapılan ürünleri de satıyoruz. Ya da sipariş alarak da yapıyoruz” diyerek filografi ile ortaya çıkan ürünlerin nerelerde kullanıldıklarına dair bilgiler verdi. Canlı, son olarak karı-koca filografiyi yaşatmaya çalıştıklarını ifade etti. Kendisine hobi arayan insanlar için filografinin bir seçenek olduğunu belirten Canlı, Suluhan’da yer alan atölyelerine hem filografiyi öğrenmeleri hem de evlerinde ya da işyerlerinde kullanmada satın almaları için Başkentlileri atölyelerine beklediklerini ifade etti. (Türkan ÇATAL YILDIZ)

Editör: TE Bilisim