35 yıldan bu yana arıcılıkla uğraşan ve geçimini arıcılıkla sağlayan Aydın Güneş ile arıcılık ve katkısız balın nereden, nasıl alınması gerektiği üzerine sohbet gerçekleştirdik. Güneş, tüketicileri bal alma konusunda dikkatli davranmaları konusunda uyararak, balı tanıdıkları kişilerden almaları konusunda öneride bulundu. Türkiye’nin birçok yerinde arı yetiştirmek için bulunduğunu ifade eden Güneş, “Balın kokusunu aldığım her yere gidiyorum” diyerek Türkiye’de çiçeği bol olan birçok yerde arıcılık yapılabileceğini ifade etti. Ordu Gölköylü olan, ama daha çok Kars Arpaçay’da kara kovan, petek ve kütük balı ürettiğini söyleyen Aydın Güneş, gazetemize arıcılık ile ilgili tecrübelerini anlattı. 35 yıldır bu işi yaptığını ifade eden Güneş,“İşimi iyi yaptığım için birçok organizatörfuarlarda bulunup stant açmam için telefon açıyor” diye konuştu. “BALIN KATKISIZ OLDUĞUNU HERKES ANLAYAMAZ” Balın orijinal olup olmadığını herkesinanlayamayacağını belirterek konuşmasına başlayan Güneş, şunlardan bahsetti:“Ben 25 yıldır balcılıkla uğraştığımdan dolayı o balın orijinal olup olmadığını ya da içine glikoz katılıp katılmadığını hemen anlarım, çünkü benim işim o. Zaten balın katkısız olup olduğunu anlamak bizim işimiz değil, ilgili bakanlıkların yapması gereken bir iş. Satışların yapıldığı yerlere gidip kontrollerini yapmalı, satış yapmalarına da ona göre izin verilmelidir. Ama ne yazık ki ülkemizde bu geçerli değil. Sağlık ve beslenme konusunda çok vurdumduymaz davranılıyor.” “ÖZEL MÜŞTERİLERİM VAR” 35 yıllık bir bal üreticisi olarak, insanlara iyi bal yedirmek için bu işi yaptığını ifade eden Güneş, sözlerine şöyle devam etti: “Ben en iyi balı sattığımı düşündüğümden dolayı işlerim fena değil. Bal satıcısı olup da günü siftah yapmadan bitiren insanlar değil. Ama benim özel müşterilerim var. Bal almaya geldiklerinde balın tadına bile bakmazlar. Alacakları bal bellidir, alır giderler. Balları da bittikçe gelir ballarını muhakkak benden alırlar.” “TÜKETİCİ BİLİNÇLİ OLUNMALI” Vatandaşın ürün aldığı insanı tanıması gerektiğini belirten Güneş, “Bal insanın vücudunda öncelikle damarlara zikreden bir maddedir. Bundan dolayı kişi aldığı balın ne koşullarda üretildiğini, içine katkı maddesinin konulup konulmadığını bilmelidir, bal bal gibi olmalıdır. Çünkü bal insanın sağlıklı yaşamak, vücudunu dinç tutmak için balı kullanırlar. Besin değeri de hayli yüksek bir madde. Bundan dolayı kişi aldığı ürünün kime ait olduğunu, ne derece kendisi için faydalı olup olmayacağını bilmelidir. Özetle tüketici bilinçli olunmalı” dedi. “BÜTÜN BELGELERİM VAR” Güneş, bal satışı yaptığında bütün evraklarının da yanında bulunduğunu ifade ederek konuyla ilgili şunları söyledi: “İşletme tescil belgesinden tutun, bakanlığın verdiği arıcılık belgesine ve balı hazırlarken temiz bir ortamda hazırladığıma dair bütün belgeler mevcut. Dışarıdan bal aldığınız kişi temizliğine dikkat ediyor mu, bakanlık tarafından alması gereken belgeleri var mı gibi konulara dikkat ederek ürün aldığımız kişiyi biraz da olsa tanımak gerekiyor.” “İNSANLARIN MEMNUN KALMASI ÖNEMLİ” Birçok yerde kaçak bal satılığını söyleyen Güneş, bunu önlemesi gerekenin de devlet olduğunu ifade etti. Güneş, balın içine bol miktarda glikoz konulduğunu söyleyerek konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Ben bal satan bir insanım. Kaçak bal satışını ya da şekerli, glikoz bal satışını ben önleyemem. Buna zaten benim gücüm de yetmez. Benden bal alanlara da diyorum ki ‘benden aldığınız balı götürün evinizde tadına bakın, eğer ki beğenmezseniz getirin. Ben parasını iade edeceğim’ Çünkü benim için para kazanmaktan ziyade insanların memnun kalması da önemli. Şunu da söylemek gerekir ki şuana kadar bir kişi bile gelip bana senin balın kötü demedi.” KÜTÜK BALI Satışlarının iyi olduğunu belirten Güneş, kütük balı hakkında bilgiler verdi. Güneş, “Kütük balı üretilirken üretilen bölgenin öncelikle doğa zengini olması gerekiyor. Bir diğer önemli olan şey ise ana arı güçlü ve genç olmalıdır. Koloni de kalabalık olmalı ki ortaya güzel bir bal çıksın. Kütük balını bal ürettiğimiz kovanların üzerine konumlandırarak o şekilde üretimini sağlıyoruz. Şunu da söylemek gerekir ki kütük balını üretmek biraz zor ve zahmetli. Diğer petek balını 40 kilo üretiyorsak kütük balını anca 15 kilo üretebiliyoruz. Bundan dolayı da fiyatları biraz diğer ballara göre yüksek. Birde hiç insan eli değmeden üretilen ballar bunlar” ifadelerini kullandı. “BALIN KOKUSUNU ALDIĞIM HER YERE GİDİYORUM” Sadece Kars’ta değil, Erzurum, Sivas gibi çiçek oranının yüksek olduğu yerlere de giderek bal ürettiğini belirten Güneş şunları söyledi: “Ülkemizde çiçeklerin çok olduğu yerlere giderek oralarda bal üretiyorum. Kısacası balın kokusunu aldığım her yere gidiyorum. Ülkemizin her yeri çok güzeli doğası harika. Ama her şeyi bozduğumuz gibi ne yazık ki doğanın orijinalliğini de tahrip ettik. Gene de her şeye rağmen bal üretiminin yapılacağı çok çiçeğe ve muhteşem doğaya sahip yerler var. Ben de genelde oraları tercih ediyorum.” POLEN TÜKETMEK Polenin nasıl tüketilmesi gerektiği hakkında da konuşan Güneş, “Polen sabahları aç karna bir tatlı kaşığı ile alınabilir. Sütle akşamdan karıştırılarak, sabaha kadar birbirine karışmasını bekleyerek de tüketilebilir. Böylelikle akşamdan sabaha kadar polen süt ile karışır ve besin değeri o zaman daha yüksek olur. Bal ile de karıştırılarak da yenilebilir. Polen baldan daha değerlidir. Arı, polenle yavru arıları ve anne arıları besler. Yani netice itibari ile poleni yiyecek olan gene anne arıdır” diye konuştu. Güneş konuşmasına şöyle devam etti: “Eğer bir kovandan polen çok alınırsa o arı ya da kovan telef olur. Bazı arıcılar bilinçsiz olarak çok alırlar ve o kovan söner biter. Çünkü böyle bir durumda yavru çoğalmayacaktır.” “SAĞLIĞIMIZIN DEĞERİNİ BİLELİM” Son olarak bal alırken dikkat edilecekler ile ilgili tavsiyelerde bulunan Güneş, insanların bal alırken bal satanın belgesinin olup olmadığına bakmaları gerektiğini ifade etti. Güneş tavsiyelerine şöyle devam etti: “Balı nereden getirdiği beli olmayan insanlardan ziyade, tanıdıkları, bildikleri insanlardan bal almalarını öneriyorum. Özellikle bal alırken büyük marketleri kesinlikle tercih etmesinler. Çünkü o büyük marketlerin sahipleri bile nihayetinde gelip balı bizim gibi işini bilenlerden satın alıyorlar. Unutmayalım ki her birimizin sağlığı çok, kıymetli. Sağlığımızın değerini bilelim.”(Türkan ÇATAL YILDIZ)    

Editör: TE Bilisim