MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Toplantıda konuşan Bahçeli, "Bizi hedeflerinden uzaklaştırmaya çalışanlara fırsat vermeyeceğiz. İstismarcılara fırsat vermeyeceğiz. Türk milletinin bize yalnız bugün değil, gelecekte de ihtiyacı olacaktır. Türkiye var olduğu sürece Türk milletinin emrindeyiz’’ şeklinde konuştu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin konuşmasının satır başlarını şunlar oluşturdu: ‘’TÜRKİYE'Yİ SONU HÜSRAN OLAN KÜRESEL SARMALDAN ÇEKİP ÇIKARACAK GÜÇ BİZİZ’’ "Bizi hedeflerinden uzaklaştırmaya çalışanlara fırsat vermeyeceğiz. İstismarcılara fırsat vermeyeceğiz. Türk milletinin bize yalnız bugün değil, gelecekte de ihtiyacı olacaktır. Türkiye var olduğu sürece Türk milletinin emrindeyiz. Hiçbir ayrım yapmadan herkesle kucaklaşmaktan bahtiyarlık duyarız. MHP, Türk siyasetinin marka değeri, ahlak seviyesi, fedakarlık desibelidir. MHP, Türklüğün beka ümididir. MHP, Türk milletinin hükümranlık beratıdır. Türkiye'yi sonu hüsran olan küresel sarmaldan çekip çıkaracak güç biziz. Türk milletinin kalkınma, refah yolundaki ümidi biziz. Zalimlere dünyayı dar edecek inanmışlık bizdedir. Kaynağımız bellidir, kıblemiz birdir, kavgamızda zilletledir.’’ ‘’BİZ TÜRK MİLLETİ NE DİLİYORSA, NE İSTİYORSA ONU DİLİYOR, ONU SESLENDİRİYORUZ’’ ‘’Yarım asırlık mazimizle Türkiye'nin geleceğine talibiz. Cumhur İttifakı'nın yaşaması konusunda kararımız karardır. Bir daha sistem tartışmalarının doğmaması, bir daha 15 Temmuzların olmaması için kararlıyız. Kimin ne söylediğinin anlamı yoktur, biz Türkiye'nin yanındayız. Biz Türk milleti ne diliyorsa, ne istiyorsa onu diliyor, onu seslendiriyoruz. Gocunan varsa gocuk giysin. Vicdanı değilse bile bedeni ısınır. Cumhur İttifakı'na laf sokanlar, partimizi eleştiri yağmuruna tutanlar boşuna heves etmesin. Bugün de duruşumuzdan bir adım geri atan, karanlığa göz kırpan bunların alayı gibi namert olsun.’’ ‘’CHP'li bazı kan sulandırıcılar, yönlendirildiğini hem şahsımı hem de Sayın Erdoğan'ı bu odağın yönettiğini ileri sürmektedir. Bu zavallı bedbahtlar fazla film izliyorlar. Nasılsa işleri güçleri yok canları sıkıldıkça tezvirat üretiyorlar. Bu iddia sahiplerine diyorum ki, karpuzlar kabak çıktı, hayaller kabus olarak size döndü. Hala uslanmadınız, hala terbiye bulamadınız. MHP'yi yönetecek, istikamet çizecek iç ve dış odaklar ne olmuş ne de olacaktır. MHP yalnızca Allah'ın huzurunda eğilir, yalnızca milletten talimat alır yalnızca millete hizmet eder. Asıl CHP'yi kim yönetiyor, kimler sokağa itiyor bunu söyleyin.’’ ‘’ TUZAĞA DÜŞMÜŞLER ACIYANLARI YOK’’ ‘’Muğlak siyasetlerini yönetmek için müfterilikten medet umanlar kimlerin kuklası olduklarını söylesin, gereğini yapalım. Değerlerimize yabancı kalanların bunu itiraf edecek ne cesaret ne iradeleri vardır. Tuzağa düşmüşler acıyanları yok. Ne var ki Türkiye'yi tutsak alamayacaklar, MHP'yi ve Cumhur İttifakı'nı çukura çekemeyecekler. 31 Mart'ta yiyecekleri şamarla silinip gideceklerdir.’’ ‘’MİLLİ VE MANEVİ MİRASA LEKE DÜŞÜRÜLMESİN’’ ‘’Herkes ayağını denk almalı, kendine gelmelidir. Bu vatan sahipsiz değildir. Bu millet çaresiz değildir. Hakka hürmet, adalete riayetle her sorunun üstesinden mutlaka gelinecektir. Yeter ki birlik ve beraberlikten sapılmasın. Milli ve manevi mirasa leke düşürülmesin.’’ ‘’KINAYI HAZIRLAMIŞLAR 1 NİSAN SABAHINI BEKLİYORLAR’’ ‘’Ülkemiz tarihi bir dönemeçtedir. Bölgesel meseleler ağırlaşmaktadır. Gelişmeleri yakinen takip ediyoruz. Lazım gelen tedbirleri alıyoruz. Felaket senaryolarını sahneye çıkarmak için sabırsızlıkla bekleyen zilletleri biliyoruz. CHP'liler YSK'yı tanımıyormuş. Hayali seçmenler oluşturuluyormuş. Bu iddialardaki amaç 31 Mart'ı gölgelemektir. CHP, YSK'yı tanımıyorsa buyursun seçime de katılmasın. Katılacaksa iddialarını açıklasın. Ya suç duyurusunda bulunsun, ya da YSK harekete geçsin. 31 Mart'a şaibe bulaştırmak, seçim sonuçlarını karalamak için provokasyona karışma siyasi ahlakla bağdaşacaktır. Kınayı hazırlamışlar 1 Nisan sabahını bekliyorlar. Kinlerini bilemişler 1 Nisan'ı bekliyorlar. Esasen başlarına geleceğini biliyorlar, çatılarının uçacağının farkındalar.’’  ‘’31 MART'TA SİYASİ SONLARINI YAŞAYACAK ZİLLET İTTİFAKININ KOZLARININ ELİNDEN ALINMASINI İSTİYORUZ’’ ‘’AK Parti'nin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkan adayı ve TBMM Başkanı Binali Yıldırım hakkında yapılan yorumlar gözden kaçmamalıdır. Gazi Meclis'e başkanlık yapmak şerefli bir görevlidir. Anayasa'nın 94'üncü maddesine göre TBMM Başkanlığı usul ve esasları bellidir. İstifa etmesi gerektiğini söyleyenlerin hedefi arızalıdır. Sayın Yıldırım, görevi milletten almıştır. İstifasına lüzum yoktur. Bunlar sorumsuzdur, şuursuzdur. 94'üncü madde yoruma müsaittir. Bu polemiğin sonlandırılması acildir. Bize göre Sayın Yıldırım'ın istifasına gerek yoktur. Bu tartışma sürecekse TBMM'nin İçtüzüğünün 14'üncü maddesi en kalıcı yoldur. Buna göre, Sayın Yıldırım Ankara dışında olduğu dönemde yazıyla vekalet görevi verebilecektir. Böylece her suçlama kesilecektir. Biz sorunlara çözüm odaklı yaklaşıyoruz. 31 Mart'ta siyasi sonlarını yaşayacak zillet ittifakının kozlarının elinden alınmasını istiyoruz.’’ (Eren GÜVENDİK)