Polatlı Sobacılar Kalaycılar ve Nalbantlar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Cabbar Çepur ile baca temizliği ve soba zehirlenmelerine karşı alınabilecek önlemleri konuştuk. Her sene baca temizliğinin muhakkak yaptırılması gerektiğine dikkat çeken Çepur, karbon monoksit zehirlenmelerine karşı alınabilecek en iyi önlemin bu olduğunu belirtti. Çepur ayrıca soba borularının sık sık kontrol edilmesini ve gece yatmadan önce sobaya kesinlikle kömür atılmamasını da vurguladı.
Kış mevsiminin yüzünü göstermesi ile evlerde sobalar da yanmaya başladı. Polatlı Sobacılar Kalaycılar ve Nalbantlar Esnaf ve Sanatkarlar Odası Başkanı Cabbar Çepur ise gazetemize yaptığı açıklamalarda soba zehirlenmelerine mahal vermemek için muhakkak çeşitli önlemlerin alınması gerektiğini ifade etti. Kömür seçimine ilişkin de konuşan Çepur, tüketicilerin ucuz ve kaçak kömür almamaya dikkat etmelerini belirterek, kaliteli kömür yakarak evin daha iyi ısınabileceğini vurguladı.
“YATMADAN ÖNCE SOBAYA KÖMÜR ATILMAMALI”
Cabbar Çepur, kışa girerken öncelikle bacanın tıkalı olup olmadığı, soba borularında delik bulunup bulunmadığının kontrol edilmesi gerektiğini belirterek, soba bacalarının bu işi bilen kişilere temizletilmesi gerektiğini ifade etti. Çepur, düzenli baca temizliği yaptırılmadığından dolayı her sene haberlerde karbon monoksitten zehirlenen insanların haberlerini görmekten de kaçamayacağımızı sözlerine ekledi.
Normalde bacaların senede bir muhakkak kontrolden geçmesi gerektiğini söyleyen Çepur sözlerini şöyle sürdürdü: “Fakat sobada kullanan yakıta göre ise bu süre değişebiliyor. Mesela kuru odun yakılıyorsa sobada 3 ya da 4 ayda bir temizliği yapılmalıdır. Fakat rutubetli ya da inşaat artıkları gibi malzemeler sobada yakılıyorsa bunların su oranları fazla olduğundan bacalarda kurum denilen şeyi yapma ihtimalleri daha fazla oluyor. Bundan dolayı da baca temizliği daha sık yapılmalıdır.”
Soba borularına da değinen Çepur, “Borular ise en az ayda bir kontrol edilmelidir. Eğer ki boruda delik varsa ısı geçirmez bantla ya da teflon bantla bantlanması soba borularında yaşanan akıntı ve koku sorununa çözüm olacaktır” dedi.
“Ne yazık ki sobaya kömür atayım, sabaha kadar yansın gibi yanlış bir bilgi mevcut insanlarımızda” diye konuşan Çepur bunun yanlış olduğunu belirterek, “Geceleri sobanın içine kömür atılmamalıdır. Yatmadan önce kömür atılmalı, o kömür tutuşmalı ve kor haline gelmelidir. Aksi halde zehirlenmelere neden olacaktır” diye konuştu.
“KAÇAK KÖMÜR YA DA KALORİSİ AZ KÖMÜRLERİN SATIŞI YASAK”
Soba alırken dikkat edileceklere ilişkin de konuşan Çepur, alınan soba uzun vadeli kullanılacaksa bazı kömürlü sobaların yüzde 90’ının tuğlalı olduğu ve buna dikkat edilebileceğini ifade ederek şunlara değindi: “Soba kovasının ve sobanın içerisindeki demir aksamı daha kalın ve döküm olanları uzun vadeli kullanılabilir. Sac ve tenekeden yapılan sobalar birkaç ay içerisinde ya da en fazla 1 yıl içerisinde delinip kullanılmaz hale gelebiliyor. Bu noktada sacın biraz daha kalın olanına dikkat etmekte fayda olacaktır.”
Ankara Zabıtasının kömürle ilgili çalışmalar da yaptığını ifade eden Çepur, kaçak kömür ya da kalorisi az kömürlerin satışının yasak olduğunu belirtti. Kimi esnafın Zonguldak’tan ya da Mihalıççık’tan gelen kalorisi az olan kömürleri sattıklarını ifade eden Çepur, kalorisi yüksek kömür kullanarak evin daha iyi ısınması ve külün daha az çıkmasının sağlanacağını söyledi. Belediyenin kaçak kömür satışını engellemek için elinden geleni yaptığına değinen Çepur, tüketicilere de ucuz kömür almamalarına ilişkin çağrıda bulundu.
Polatlı’daki baca temizliğine ilişkin de konuşan Çepur şunlardan bahsetti: “Baca temizleme işi Ankara Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı ekiplerce yapılmakta. Fakat Polatlı’da bu işi yapacak bir kurum yok. Soba kullanan aileler genelde ekonomik olarak sıkıntı yaşayan aileler olduğundan ve Polatlı’nın Ankara’ya olan uzaklığını da düşünürseniz Polatlı’da soba kullanan evler için baca temizliği yaptırmak bir hayli zor olmakta. Çünkü Ankara’ya giderek randevu almaları gerekiyor. Polatlı’da bu sorun ise bu işi meslek haline getirerek baca temizliği yapan kişilere bacalar daha makul ücretler ile temizletilerek çözüldü diyebiliriz.”
“PANDEMİ BİZİ ÇOK ETKİLEMEDİ…”
“Bizim oda bünyesinde birçok meslek odasını da barındırdığından pandemi bizi çok etkilemedi” diyen Çepur sözlerini şöyle sürdürdü: “Fakat hemen yanı başımızda kahvehane, lokanta, pastane gibi yerler yer alıyor. Ve onlar pandemiden ziyadesiyle etkilenmiş durumdular. Hal böyle olunca yanı başımızdaki komşu etkilenince biz de otomatikman etkileniyoruz. Tabi onlara göre çok olmasa da bizim de kısmen etkilendiğimizi söylemek mümkün. Komşu açken tok yatılmaz hesabı bir başkası kötüyken bizim de iyi olmamız mümkün değil.”
“SOBACILIK MESLEĞİ YOK OLMAYA DOĞRU GİDİYOR”
Çepur, teknolojinin çok hızlı ilerlediğinden doğalgazın evlere girmesi ile sobaya olan ilginin de yavaş yavaş bitmeye başladığına değinerek, “Sobacılık da ister istemez unutulmaya yüz tutan mesleklerin arasına girmeye başladı. İhtiyaç haricinde kullanılan sobaların bir kısmı da artık nostalji olarak kullanılmakta. Daha kötüsü de bununla ilgili yapacak çok fazla bir şeyin olmaması. Ama ben her zaman geçmişi unutmamanın, böylelikle de geleceğe yüz dönmenin doğru olduğunu dile getiriyorum. Bundan dolayı da sobacılık mesleği geçmişe gömülüp kalmamalıdır” dedi.
Sobacılık mesleğinin kaldığı yerden devam ettirilerek tekrardan canlandırılması gerektiğine de değinen Çepur, “Örneğin Sakarya Savaşı Polatlı’da oldu ve bu sene 100. yılı. Tam da bu noktada Sakarya Savaşı’nın 100. yılında kağnı arabasıyla top çekişi canlandırılabilir. Yani bu örnekle anlatmak istediğim eski değerlerimize, tarihimize sahip çıkmamız gerekiyor. Bunun yolu ise eskiyi unutmamaktan geçiyor” diyerek sözlerini sonlandırdı.
(Türkan ÇATAL YILDIZ)
