Her yıl 1 Eylül’de kalkan avlanma yasağı, bu yıl 1 Eylül’ün Kurban Bayramı’na denk gelmesinden dolayı yasak 5 Eylül’de kalktı. Balık sezonun açılmasıyla birlikte balıkçıların tezgahları da canlanmaya başladı. Sakarya Caddesi’nde yer alan balıkçıların kimisi satışlardan memnunken kimisi satışlardan memnun değil. Balık fiyatları geçen yıla oranla artmış durumda. Artmasının balıkçılara göre çeşitli nedenleri var. Bunlardan en önemlisi denizlerde balık oranının az olmasından kaynaklanıyor. Balıkçılara göre ise balık oranlarının az olmasının nedenleri; denizlerde kirlilik oranlarının her geçen gün daha da artması ve avlanma yasağının olduğu vakitlerde kaçak avcılarla mücadele edilememesi. “ANKARA’DA 600 BALIKÇI VAR” 29 senedir balıkçılarıyla meşhur olan Sakarya Caddesi’nde balıkçılık yapan Yakup Taşçı satışlardan şimdilik memnun olduğunu ifade ederken sözlerine şöyle devam etti: “Son yıllarda balık satın almak konusunda Ankara’da alternatifler artmış vaziyette. Eskiden Ankara’da en fazla 40 tane balıkçı varken bugün 600’e yakın balıkçılık yapan esnaf bulunuyor. Günümüzde her binanın altında balıkçı dükkanı açıldığından bu sayı da gün geçtikçe artmış ve bugün 600’ü bulmuştur. İnsanlar da haliyle kendi binasında faaliyet gösteren balıkçıdan alışveriş yapmak istiyor. Çünkü gün geçtikçe esnaf ile müşteri birbirlerini tanıdıklarından aralarındaki samimiyet de artıyor. Ülkemizde böyle bir durum var, insanlarımız esnaflarıyla sıkı bir bağ kurup genelde alışverişlerini de onlardan yaparlar. Bir diğer etken de sürekli hayatımız koşuşturmaca ile geçtiğinden vakit insanlar için önemli. Müşteri, en yakınındaki esnaftan alışveriş yaparak vakitten de tasarruf etmiş oluyor. Bizi de tercih edenler saydıklarımın yanı sıra iyi balık sattığımızdan dolayı bizi tercih ediyorlar. Ayrıca bulunduğumuz caddede iş yerlerinin de sayısı fazla olduğundan sıkça tercih ediliyoruz. Şuan tam da sezonun içinde olduğumuzdan satışlarımız çok iyi gidiyor.” BALIK FİYATLARI SÜREKLİ DEĞİŞİYOR Balık fiyatlarında balıkçılar olarak bazen sıkıntı yaşadıklarından bahseden Taşçı, “Fiyatlar konusunda sürekli tutarsızlık yaşıyoruz ve neredeyse her gün fiyatlarımız değişiyor. Örneğin 2 gündür Karadeniz hamsinin satışları başladı. Hamsiye bakıyoruz bir gün geliyor 15 lira oluyor, sonraki gün bakıyoruz 20 liraya çıkmış durumda. Fiyat konusunda sürekli oynamaların olmasının en önemli nedeni ise balığın bize geliş fiyatında yaşanan oynamalardan kaynaklanıyor. Balık miktarı eğer ki çok gelirse fiyatı da haliyle düşük oluyor, balık az gelmişse fiyatı da yükseliyor. Çünkü balık tutmak için denize açılan kişi beraberinde işçi de götürüyor. Eğer ki denize açılımda 20 kasa balık yerine 10 kasa balıkla dönmüşse balık fiyatları da ona göre yükseliyor. Yanında götürdüğü işçilerin maaşlarını ödemek durumunda. İşçilerin maaşı ve az balıkla dönülmesi olunca fiyatlar da yükseliyor. Eğer ki çok balıkla dönülmüşse o zaman da bunun tersi yaşanıyor. Bundan dolayı balık fiyatları sürekli değişiyor.” diyerek sürekli balık fiyatlarının değişmesiyle ilgili rahatsızlığını dile getirdi. “BALIK YEMEK ARTIK LÜKS” Bir başka balıkçı Faik Yılmaz satışlardan memnun olduğunu belirterek ‘denizde balık az olduğunda biz de satışlarda zorlanabiliyoruz’ dedi. Yılmaz sözlerini şöyle sürdürdü: “Denizde balığın az olması demek bizim de balık fiyatlarını yükseltmemiz gerektiği anlamına gelir. Ülkemizin ekonomik düzeyi ya da bir eve giren maaş miktarı da belli. Asgari ücretle geçinen bir aile evinin kirası, faturaları, çocuklarının eğitim harcamaları derken balık yiyecek paraları kalmıyor. Balık eskiden ekonomik olarak en alt seviyede olan bir ailede bile tüketilebiliyorken artık lüks yiyecekler arasına girdi diyebiliriz. Örneğin bir aile bir akşam yemeğinde hamsi yemek istese, hamsinin kilosu şuanda 15 lira. 2 kilo almış olsa 30 lira. Yanında salatası içeceği derken 50 lirayı bulacaktır. 50 lira ise asgari cüretle geçinen bir aile için yüksek bir paradır ve dediğim gibi artık düşük gelirli aileler için lüks haline gelmiştir. Balık fiyatları düşerse her ailenin tüketebileceği bir gıda haline gelecektir. İnsan sağlığı için de önemli bir besin olduğundan rahatlıkla herkes de tüketebilecektir.” “KAÇAK AVLANMA BİTMELİ” Yılmaz, “Balık fiyatlarının düşmesi için öncelikle olması gereken denizlerde balık oranlarının artmasına bağlı. Balık oranının artması için yapılabilecek en önemli şey ise, avlanma mevsiminin yasak olduğu zamanlarda kaçak avlanmanın durdurulması sağlanmalıdır. Devlet avlanma yasağı koyuyorsa bunu boşuna koymuyordur. Balığın yumurtladığı mevsimde balıkları avlamak vicdansızlıktır, hiçbir kitaba da sığmaz.  Bilinçsiz ve kaçak avlanmanın önüne geçmek için avcıların vicdanlarına ses vermeleri gerekiyor. Her insan kendi vicdanını polis gibi görmelidir. Kanunların da faydası olmuyor çünkü çoğu zaman. Vicdanı olmayan insan için balıkların yuvasını dağıtmasının hiçbir önemi yok.” diyerek kaçak ve bilinçsiz avlanmaya dikkat çekti. (Selahattin BALCI)

Editör: TE Bilisim