Geçmişi binlerce yıl öncesine dayanan unutulmaya yüz tutmuş geleneksel el sanatları, Ankara Kalesi'nde meraklılarını bekliyor. Türkiye'nin dört bir yanından gelen 30 usta zanaatçının, el emeği göz nuru ürünlerini sergilediği festivalde gazetemize konuşan mozaik ustası Mehmet Bostancı, Ankara halkının sanata bakış açısının çok farklı olduğunu dile getirerek bu şehre gelmekten son derece mutlu olduğunun altını çizdi. Altındağ Belediyesi ve Ankara Ticaret Odası'nın(ATO) katkılarıyla hazırlanan Unutulmaya Yüz Tutmuş Geleneksel El Sanatları Şöleni başladı. Ankara Kalesi'nde başlayan festivalin açılışına Ankara Valisi Vasip Şahin, AK Parti Milletvekilleri, Lütfiye Selva Çam, Emrullah işler, AK Parti Ankara İlçe Başkanı Hakan Han Özcan, Altındağ Belediye Başkanı Asım Balcı ve çok sayıda vatandaş katıldı. Birçok standın yer aldığı etkinlikte gazetemize konuşan Mozaik ustası Mehmet Bostancı, el sanatlarını ve kültürel mirasımızı yaşatmanın önemine değindi. Mozaik ustası Mehmet Bostancı, uzun yıllardır mozaik sanatıyla uğraştığını kaydederek ‘’Ankara Kalesi’nde hünerlerimizi sergilediğimiz bu organizasyona Hatay’dan katılıyorum.  El sanatları ustasıyım, bu işi yaklaşık kırk yıldır yapıyorum. Ehl i Hüner el sanatları fuarına ise yaklaşık 10 yıldır katılıyorum. Mozaik sanatı çeşitli renklerin, objelerin bir araya gelmesiyle oluşan resimlerdir. Bu sanat ilk çağlardan beri insanlık için bir uğraş, meslek olmuş fakat yaşadığımız bu coğrafyada özellikle ülkemizde son 1500 yıldır unutulmuş. Biz bu sanatı yeniden canlandırdık ve yaşatıyoruz" ifadesini kullandı.  ‘’HATAY MOZAİK MÜZESİ’Nİ GEZİNCE BİZ DE ESİNLENDİK’’ Mozaik işine başlama  sürecini aktaran Bostancı, ‘’Öncelikle baba mesleğinden başlamak gerek, babam  Hatay- serpantin taşı ile uğraşıyordu. Mozaik işine de kendi kararımla başladım. Hatay Mozaik Müzesi’nden esinlenerek bu işe başladık uzun yıllardan beridir de bu işe gönül koyduk’’ şeklinde konuştu. ‘’MOZAİKLE KÜPEDEN, YÜZÜĞE KADAR HER ŞEYİ YAPAR OLDUK’’ Mozaik yapımında en önemli unsurun taş olduğunu, her taştan da mozaik yapılamayacağını dile getiren Mehmet Bostancı, "Mozaik sanatı çeşitli renklerin, objelerin bir araya gelmesiyle oluşan resimlerdir. Mozaik tabloların yapılışı da şöyle; öncelikle resmi seçiyoruz ve seçtikten sonra taşlarımızı ona uygun olarak kullanıyoruz. Doğada her türlü taş rengi var. Sayısı belli değil ama tahminlerime göre 200- 300 çeşit renk vardır. Zorluk yaşamamak adına en çok bulduğumuz taşları kullanıyoruz. Eski yönteme göre taşları kırarak yapıyorduk, Roma ve Antik Yunan dönemine özenerek fakat şimdi kırarak yapmanın uzun ve zahmetli bir yol olması nedeniyle taşları makine ile kesmeye başladık. Bu da bize ciddi anlamda bir kolaylık sağladı. Şimdi istediğimiz her türlü deseni rahatlıkla yapabiliyoruz. Bu sayede mozaikle küpeden, yüzüğe kadar her şeyi yapar olduk’’ dedi. ‘’MOZAİK, ÖLÜMSÜZ BİR MALZEME’’ ‘’Mozaik sanatı, insanoğlunun kendini ifade etmeye ve sosyalleşmeye başladığından beri var. Hamamlarda, saraylarda, evlerde her yerde karşımıza çıkmaya başladı. Günümüzde kullanım alanlarına gelecek olursak evlerimizde genellikle restorasyon amaçlı kullanılabiliyor Mozaik, doğal bir taş olsa olduğu için düşse dahi yerine konulabiliyor. Ölümsüz bir malzeme’’ ‘’MOZAİK SANATI ŞU AN EN ÜST SEVİYESİNİ YAŞIYOR’’ Yeni yeni mozaik sanatçıları yetiştiğini ifade eden Bostancı, ‘’Bundan 20 yıl önce mozaikle uğraşan bir usta bulamazdınız şimdi eskisi gibi değil şu an en üst seviyesini yaşıyor ‘’şeklinde konuştu. ‘’ANKARALILARIN MERAKLI OLUŞU ÇOK HOŞUMA GİDİYOR’’ Festival kapsamında konuşan Bostancı, Ankaralıların sanata bakış açılarının çok farklı olduğunu dile getirerek şunları söyledi: ‘’Ankara halkının bakış açısı çok farklıdır bu yüzden Ankara iline gelmekten son derece mutluluk duyuyorum. Ankaralıların meraklı oluşu çok hoşuma gidiyor. ‘’ ‘’EL İŞİ MESLEK DALLARI SON BULSUN İSTEMİYORUM’’ Son olarak gazetemiz okurlarına mesajını ileten Bostancı, ‘’El sanatlarını yaşatmak gerekiyor örneğin Hatay Serpantin taşı yok olmak üzere..  Bitmek üzere olan geleneksel sanatları mesleklerinden bir tanesi…  Eskisi gibi bulunmuyor artık.. Serpantin Hatay’da kütle olarak çıkabilen tek taş durumunda. Biz taşları her şekle sokup, işletiyoruz. Objelere dönüştürmeye çalışıyoruz. Serpantin taşı özelliği negatif enerji alması ve insanları sakinleştirebiliyor. Her türlü hastalığa iyi geldiği söyleniyor. Bilimsel olarak da  kanıtlanmış.. Bu taşı ne kadar gündemde tutarsak bu işin geleceği daha da uzar. Bu tarz etkinlikler olmadığı sürece de bu tarz meslek dalları ne yazık ki unutulur. El işi meslek dallarının yaşaması adına festivallerin çoğalarak yapılması gerektiğine inanıyorum, son bulsun istemiyorum’’ ifadesini kullandı. (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)