Erkeklerde akciğer kanserinden sonra ikinci en sık görülen kanser türü olan prostat kanserine dikkat çekmek amacıyla Türk Tıbbi Onkoloji Derneğinin ‘’Tak bir mavi kravat, prostat kanserine dikkat’’ sloganıyla bu yıl da gündeme taşıdığı bilinçlendirme çalışması için Ankara Garı’na dev bir mavi kravat takıldı. Etkinlikte konuşan Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi ve Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Erman, 50 yaş üzerindeki her erkeğin prostat kanseri taramasından geçmesi gerektiğini vurguladı. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği, prostat kanserine dikkat çekmek amacıyla sloganı ‘’Tak bir mavi kravat, prostat kanserine dikkat’’ olan bir etkinlik düzenledi. Etkinlik kapsamında prostat kanserine dikkat çekmek amacıyla Ankara Garı’na asılan kravatın 17-20 Ekim tarihine kadar asılı kalması planlanıyor. İlk adımı İstanbul Galata Kulesi’nde gerçekleştirilen etkinliğin Ankara ayağı için, başkentin erken cumhuriyet döneminde inşa edilen en görkemli yapıtlarından biri olan Ankara Garı seçildi. ‘’ETKİNLİK, 20 EKİM PAZAR GÜNÜNE KADAR DEVAM EDECEK’’ Mavi kravat, İzmir ve Gaziantep gibi Türkiye'nin büyük illerinin önemli yapılarına asılarak yazılı, görsel ve sosyal medya iletişim kanallarıyla prostat kanserine dikkat çekilecek. Türk Tıbbi Onkoloji Derneği Üyesi ve Hacettepe Üniversitesi (HÜ) Tıp Fakültesi Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mustafa Erman'ın, sözcü hekim olarak yer alacağı etkinlikte, prostat kanserinin tanısı ve tedavisi hakkında bilgi verildi. Prof. Dr. Erman, ‘’Türkiye’de prostat kanserinden ölme ihtimali dünya ortalamasından bir parça yüksek ve gelişmiş ülkelerde prostat kanseri tanısı konulan sekiz hastadan biri prostat kanserinden kaybedilirken ülkemizde bu oran dört ya da üç hastadan biri olarak görülüyor. Dolayısıyla üzerinde durulması gereken çok önemli konular var. Biz de Türk Tıbbi Onkoloji Derneği olarak prostat kanserine tekrar dikkat çekmek istedik.’’ ‘’TEDAVİYE ÇOK İYİ CEVAP VEREN BİR KANSER TÜRÜ’’ ‘’Prostat kanserinin aslında tedaviye çok iyi cevap veren bir kanser türü olduğunu vurgulayan Prof. Erman, ‘’Son on yılda ciddi anlamda ilerlemeler kaydedildi. Tedavide kullandığımız yöntemlerden en önemlisi cerrahidir. Cerrahi teknik alanında da çok önemli gelişmeler var ve bu sayede hastaların yaşam kalitesi yükseliyor. Tedaviye bağlı yaşadıkları yan etkiler azalıyor diğer taraftan da başarı şansı artıyor.  Radyoterapi yine hastaların iyileştirilmesi için çok önemli bir yöntem. Bunun haricinde yeni ilaçlar da gelmekte. İlaçlar sayesinde hastalarımızı daha uzun ve kaliteli yaşatma şansına sahip olabiliyoruz’’ şeklinde konuştu. ‘’SADECE TEK BİR KAN TESTİNE BAKIP PROSTAT KANSERİ VARDIR VEYA YOKTUR DEMEK MÜMKÜN DEĞİL’’ Prof. Erman: ‘’Prostat kanserine erken evrede tanı konulabilirse, radyoterapi ve cerrahiyle başarı şansı çok yüksek. Yüzde doksanların üzerinde bir oranla hastayı tamamen iyileştirme şansımız olabiliyor. Erken tanı konulmasındaki en önemli yardımcılarımızdan biri Prostat spesifik antijen (PSA) testi. PSA, basit bir kan testi olmakla birlikte kolayca yapılabiliyor fakat bütün diğer testler gibi bazen yeterli olmayabiliyor. Sadece tek bir kan testine bakıp prostat kanseri vardır veya yoktur demek mümkün değil. Bazı kanser hastalarında PSA yükselmeyebiliyor, bazı hastalarda bu değer yüksek çıkıyor ama hasta kanser olmuyor bazen başka bir neden bağlı olarak yükselebiliyor. Dolayısıyla sadece kan tahliline bakıp kanser veya değil demek doğru değil. Sağlıklı bireylerde herhangi bir yakınma olmasa bile ürolojik değerlendirmenin bir parçası olarak PSA testi yapılır ve deneyimli bir hekim değerlendirirse prostat kanseri varlığı hakkında çok önemli mesafe kat edilip hastaya erken dönemde tanı koymak mümkün olabilir. ‘’ ‘’ 50 YAŞ ÜZERİNDEKİ HER ERKEK PROSTAT KANSERİ TARAMASINDAN GEÇMELİ’’ Prostat kanserinde ilerleyen yaşla birlikte görülme sıklığının arttığını belirten Prof. Dr. Mustafa Erman, genç yaşlardan itibaren farkındalık kazanmanın önemini vurgulayarak şunları dile getirdi: ‘’Önerimiz 50 yaş üzerindeki her erkeğin prostat kanseri taramasından geçmesi ve periyodik aralıklarla bunun tekrarlanmasıdır. Prostat kanserinin genetik bir tarafı olduğu bilinmekte özellikle birinci derece yakınlarda prostat kanseri varsa  kişilerde prostat kanseri gelişme riski artıyor. Hastalık, erken evrede yakalanamasa dahi yine aynı şekilde çok etkili tedavi yöntemleri var. Bildiğiniz üzere, prostat kanseri erkeklerde görülen ikinci kanser türü.. Üstüne basarak tekrar tekrar vurgulamakta fayda var aile öykünüzü biliyorsanız ve yaşınız da ilerliyorsa sağlık kontrollerinden geçmeyi, doktor muayenesi olmayı ve idrarla ilgili yakınmalar varsa mutlaka doktora başvurulmasını öneriyoruz.’’ Günümüzde ileri evre prostat kanserinin de yeni tedavi seçenekleri sayesinde kemoterapi almaksızın tedavi edilebildiğini vurgulayan Prof. Dr Erman, prostat kanserinin tedavi başarısı en yüksek türü olduğunu belirtti. Sosyal medyadan da desteklenecek etkinlik boyunca Ankara Garı'nı ziyaret edenler, fotoğraflarını "#takbimavikravat" ve"#prostatkanserinedikkat" etiketleriyle paylaşabilecekler. Ankara Garı'nın mavi kravatlı fotoğraflarını etiketlerle sosyal medya hesaplarından paylaşacak ilk 100 kişiye, etkinliğin sembolü olan mavi kravatlardan hediye edilecek.  (Ekin Hazal DOĞRUYUSEVER)
Editör: TE Bilisim