Yeni adli yıl açılışının Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda yapılmasını protesto ederek Yargıtay'ın davetine katılmayacağını açıklayan Ankara Barosu üyeleri Ankara Adliyesi önünde bir araya gelerek basın açıklaması yaptı. Yapılan açıklamada, "Türkiye’de temel hak ve özgürlüklerin başta ifade özgürlüğü olmak üzere büyük bir kısmı yok edilmiş, kalan kısmı ise bir lütuf gibi sunulmaya devam edilmektedir" ifadelerine yer verildi. Grup adına basın açıklamasını okuyan Ankara Barosu Başkanı Av. Ramiz Erinç Sağkan, Türkiye'de temel hak ve özgürlüklerin başta ifade özgürlüğü olmak üzere büyük bir kısmının yok edildiğini söyledi. Sağkan, "Ülke tarihinin kriz anlarında gördüğü kaotik hukuk düzeni, ne yazık ki uzun zamandır KHK’lar ve kararnameler araç yapılarak savunma hakkının sınırlandırılması suretiyle olağanlaştırılma eğilimindedir" dedi. “ADALETE SUSAMIŞLIK VAR” ‘Ülke tarihi kriz anlarında gördüğü kaotik hukuk düzeni, ne yazık ki uzun zamandır KHK’lar ve kararnameler araç yapılarak savunma hakkının sınırlandırılması suretiyle olağanlaştırılma eğilimindedir’ diyen Sağkan, “Türkiye’de temel hak ve özgürlüklerin başta ifade özgürlüğü olmak üzere büyük bir kısmı yok edilmiş, kalan kısmı ise bir lütuf gibi sunulmaya devam edilmektedir. Türkiye’de; kadınlar, çocuklar, LGBTİ+ bireyler, hayvanlar, dağlar, ormanlar kısaca yeryüzünün güçlülerinden olmayan herkes, istisnası olmayan bir adalete susamıştır ve susanan bu adalete avukatlar da dâhildir” şeklinde konuştu. “BİRÇOK SORUN İLE KARŞI KARŞIYA BIRAKILMIŞ DURUMDAYIZ” Modern hukuk sistemlerini önceki yüzyılların karanlığından ayıran Kuvvetler Ayrılığı ilkesinin yok edildiğini savunan Sağkan, “Yargının yürütmenin tahakkümüne sokulduğu bir düzlemde mesleklerini icra etmeye çalışan avukatlar; mesleğinin başında kendisini ekonomik ve sistemsel bir kaosun içinde bulmakta, büro masraflarını çıkarmak için insanüstü bir çaba göstermek zorunda ya da emek sömürüsüne dayanan işçi avukatlığa zorlanmaktadır. Bölünmüş adliyeler arasında koştururken henüz fiziksel olarak dahi ulaşılamayan bir adaleti tesis etmeye çalışan, mesleğini icra ettiği adalet saraylarında üzerleri aranan, içinde bulunduğu ekonomik darboğaza daha fazla katlanamayarak canına kıyan, Cumhurbaşkanlığı korumalarınca ya da kolluk güçlerince hunharca darp edilen, haciz mahallinde öldürülen avukatlık faaliyetleri sebebiyle tutuklanan ve belki de binbir türlü başka işkencenin konusu olma potansiyelini bedeninde ve cübbesinde taşıyan binlerce meslektaşımız, koşulsuz bir adaleti hem vatandaş hem de avukat sıfatlarıyla iki kere, bu yüzden de herkesten daha yüksek sesle talep etmektedirler” ifadelerini kullandı. “HUKUK ADINA HUKUK İÇİN MÜCADELE ETMENİN VERDİĞİ KARARLILIK İLE YENİ YILA GİRİYORUZ” ‘Bizler mesleklerimizi; savunmayı temsil etmenin onuruna yakıştığı bağımsız bir yargıda; özgür, demokratik, laik bir hukuk devletinde icra etmeyi kendimize hak görüyoruz ve bu hakkı elde etmek için verilecek her türlü hukuki mücadeleyi kutsal addediyoruz’ açıklamasında bulunan Sağkan konuşmasına şu şekilde devam etti: “Şimdi önümüzde yeni bir adli yıl var. Üzerlerimizde cübbelerimiz ve cübbelerimize görünmez bir zırh yaptığımız ilkelerimiz ve cesaretimizle hukuk adına hukuk için mücadele etmenin verdiği kararlılık var. Bizler, yargının eylemde, söylemde ve mekânda bağımsız olması ve bağımsız olduğu kadar bağımsız görünmesi gerektiğine inanmış olan avukatlar, her türlü tahakkümün ve tahakküm örüntüsünün karşısındayız. İşte bugün bizim burada bağımsız duruşumuzun, bizi var eden en kutsal sebebimiz olmasının yanı sıra, yargının bağımsızlığının koşulu ve öncüsü olduğunun da farkındayız. Bu farkındalık, gururla kendi varlığımıza nakşettiğimiz tarihsel ve en önemli prensibimizdir. Bu prensip dâhilinde; yeni adli yılda da temel hak ve özgürlüklerin istisnasız bir şekilde hukuk devleti koruması altında var olduğu; adil yargılanma hakkının, ifade hürriyetinin, insan onuruna yaraşır şekilde yaşama hakkının tesis edildiği bir ülkede hukuki güvenliğin herkes için sağlandığı bir sistemin inşası için yılmadan çalışacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. Ankara Barosu olarak omuz omuza olmaktan teker teker onur duyduğumuz bütün meslektaşlarımızın, bağımsız yargı mücadelesine inanan tüm hukukçuların, baro ve adliye personelleri olmak üzere tüm adalet emekçilerinin yeni adli yılını umutla, cesaretle, kararlılıkla ve hiç yılmayacak, sesimizi hiç kısmayacak olmanın verdiği inançla kutlarız.” (Kadir GÜRHAN)

Editör: TE Bilisim