CHP Grup Başkanvekili Engin Altay TBMM’de basın açıklaması düzenledi. Düzenlediği basın açıklamasında konuşan Altay,TEOG sınavının kaldırılmasına yönelik sert açıklamalarda bulundu. Sözlerine; ‘bir deli bir kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış’, ‘bir yıl sonrasını düşünüyorsanız prinç ekin, 10 yıl sonrasını düşünüyorsanız ağaç ekin, 100 yıl sonrasını düşünüyorsanız insan yetiştirin’ atasözleriyle başlayan Altay, “Türkiye’nin en önemli sorunu ile ilgili karar bir taksi durağında veriliyor. TEOG’da geldiğimiz nokta budur. Milli Eğitim Bakanlığı’nın(MEB) içinde bulunduğu durum budur. Çok acil bir şekilde MEB şura yönetmeliği değiştirilmeli, Bilimselliğe bağlanmalı ve acilen MEB şurası toplanmalıdır. Çağrımı acilen yeniliyorum; MEB şurası acilen toplanmalıdır. 17 Milyon yavrumuza kıymayın. Eğitimi siyasete karıştırmayın. Siyasetçilerin, ‘eğitim böyle olmalı’ deme hakkı yoktur. Ben öğretmen olmama rağmen o hakkı kendim de bulamıyorum” şeklinde konuştu. Okulların bütçesinin bulunmadığını hatırlatan Altay, özel okulların 1300 TL civarında bir para ile desteklenmesi yerine bu paranın, devlet okullarına bütçe yapmakla kullanılması gerektiğini söyledi. "ELİTAŞ, TBMM BAŞKANININ YETKİLERİNİ KULLANIYOR” AK Parti Grup Başkanvekili Mustafa Elitaş'ın, TBMM Genel Kurulu'nun yarın saat 16.00'da Irak ve Suriye tezkeresinin görüşülmesi için olağanüstü toplanacağına yönelik açıklamasını değerlendiren Altay, “ Parlamentonun, yürütme organının tasallutunda, tahakkümündedir. Çok acı örneğini dün Elitaş’ın açıklamaları ile yaşamış olduk. Cumhurbaşkanı, Meclis Başkanı ve beşte bir milletvekilinin imzasıyla Meclis'in olağanüstü toplantıya çağrılabilir. Meclis Başkanı da 7 gün içinde bu çağrıya uygun daveti yapabilir. Fakat Elitaş bu hakkı kendinde bularak TBMM Başkanının yetkilerini kullanıyor. TBMM Başkanı İsmail Kahraman, senin hukukunu, saygınlığını da ben mi savunmak zorundayım. Çok ayıp. Meclis Başkanı'nın uhdesindeki tasarrufun, bir siyasi parti tarafından kullanılması, TBMM'ye yapılmış en büyük saygısızlıktır. Gerekçe, kuzey Irak'ta yapılması öngörülen referandumla ilgili akıllarınca oraya gözdağı vermek. Tezkerenin 30 Ekim'e kadar zamanı var, daha 40 gün var. 1 Ekim'de Meclis zaten açılacak. Siyaseti, AK Parti'nin biraz daha ciddi, parlamentoya saygılı, ayakları yere basarak yapmasını tavsiye ediyoruz. Rahatsızlığımız, TBMM Başkanı'na ait yetkinin, AK Parti Grup Başkanvekili tarafından kullanılmasını, TBMM ve aziz milletimize saygının gereği olarak kabul etmiyoruz. Meclis, bölgede yaşanan her konuda her an toplanacak kabiliyete sahiptir ama TBMM'ye ait yetkiyi AK Parti'nin kullanması doğru değil." Altay tezkereye yönelik soruya işe şu yanıtı verdi: "Tezkere ne, görmedik. En sonki tezkereye, peşinen evet oyu vereceğimizi söylemiştim. Irak ve Suriye'de yaşananlar, AK Parti'nin 10 yıllık uyguladığı politikaların, vahim, trajik sonuçlarıdır. Tezkere, Türkiye'ye yönelik terör örgütlerini kapsayan, terörle mücadeleyi esas alan, Türkiye'ye yönelik terör tehditlerini bertaraf etmeye yönelik içerikteyse hiç şüpheniz olmasın elbette destek vereceğiz. Biz 2014'te bir tezkereye ret oyu verdik. O tezkere Suriye merkezi yönetimini direkt hedef alan, Suriye, Şam yönetimine savaş ilanı kapsamında bir tezkereydi, ret verdik. Bunun dışında Türkiye'nin terör örgütleriyle mücadelesine imkan verecek, TSK'nın elini güçlendirecek tezkerelere CHP hep kabul oyu vermiştir zaten. Bu tezkereyi görmediğimiz, içeriğini bilmediğimiz için şu anda söyleyebileceğim; terörle mücadelede TSK'nın elini güçlendirecekse elbette evet deriz." (Kadir GÜRHAN)

Editör: TE Bilisim