Dünya Alan Derneği, çok eski bir tarihe sahip olan Alanları sosyal, kültürel ve sanatsal içerikli etkinlikler yoluyla bulundukları coğrafyalarda yardımlaşma ve dayanışma duygusunu geliştirmek ve diğer toplumlara kendilerini tanıtmak için bir araya gelenlerden oluşuyor. Derneğin kurucusu ve yönetim kurulu başkanı Mamsirati İrme Ö. Kochieva, gazetemize derneklerini ve Alanları anlattı. Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Derneğin neresinde yer alıyorsunuz? Mamsirati İrme Ö. Kochieva - Dünya Alan Derneği Kurucusu ve Yönetim Kurulu Başkanıyım. Dünya Alan Derneği’ni tanıyacak olursak ne zaman kuruldunuz, faaliyetleriniz neler? Derneğimiz 2014 yılında çalışmalara başlamıştır.  Sosyal, kültürel ve sanatsal içerikli etkinlikler yoluyla bulunduğumuz coğrafyalarda yardımlaşma ve dayanışma duygusunu geliştirmek ve diğer toplumlara kendimizi tanıtmayı amaçlıyoruz. Bu noktada Alan’lardan bahsedebilir misiniz? Türkiye’de dernek vasıtasıyla mı bir araya geldiniz? I.yüzyılda İskit-Sarmat tarihinde yeni bir dönem başladığı ve bu dönemden sonra ‘ALANLAR’ adıyla anıldıkları bilinmektedir. Alan, İskit-Sarmat diyaleğinde Aryan yani Ari anlamına gelir. Bu kültür Kafkasya, Ukrayna ve Volga boylarına kadar geniş bir alana bir bütünlük ve uyum içinde kendisini göstermektedir. Alanlar, savaşçılığı ve askeri taktikleriyle ün salmıştır. Alan tarihinin ilk çağları, ünlü profesyonel atlı birliklerinin tam geliştiği dönemdir. Kafatası deformasyonu bazı insan gruplarını diğerlerinden ayırmak ve bireylerin toplumsal statülerini göstermek amacıyla yapılmıştır. Avrupa’da bu uygulama Hun, Sarmat ve Alanlar gibi Orta Asya’nın Kafkas bölgelerinden göç kabileler arasında en popüleriydi. (MS. 200) Yüzyıllar önce Alanlar, Kafkasya’dan İskoçya’ya kadar Batı Avrupa’da dolaştılar. Tim Whewell’in ortaya koyduğu gibi, bu dolaşımlarından halk hikayeleri yüzyıllar boyu kalmıştır. Böylelikle efsanenin nerede bittiği ve tarihin nerede başladığını söylemek zor olabilir. Alan ve Alain/ Alen kişi isimlerinin Alanlardan geldiğini de modern bilim insanları öne sürüyor. Büyük Alanlar grubu, Kuzeydoğu İspanya, Kuzey Afrika, Kuzey Galya’ya yerel aristokrasiler olarak yerleşti ve bölgeye Alencan adını verdiler. Kral Arthur’un Galya’dan gelen en önemli şövalyesi olan Lancelot’un ‘Alan-s-Lot’ yani ‘the Alan of Lot’ olduğu isim analizinde ortaya konulmuştur. Tarihçilerin tezine göre İspanya’daki Catalonia bölgesi Goth-Alania Krallığından sonra isim deformasyonuna uğrayarak Catalonia’ya dönüşmüştür. 5. yüzyılda Alanlar, İspanya’ya yerleştiklerinde yaban domuzu, ayı avlamak ve çiftlik hayvanlarını korumak için savaş köpeklerini de yanlarında götürdüler. İspanya’daki Alano köyünün armasında hala 2 Alan köpeği sembolü bulunmaktadır. Tarih araştırmacılarına göre Alanlar 3 gruba ayrılmışlardır: Macaristan’daki Alanlar (JASZ), Karaçay-Çerkesk Cumhuriyeti’ndeki Alanlar (AS), Kuzey ve Güney Osetya-Alanya Cumhuriyeti’ndeki Alanlar (OS). İstatistiklere göre ise Türkiye'de 30.000 Oset-Alan yaşamaktadır. Derneğimizin öncelikli amacı, sanat aracılığıyla kendimizi, kültürümüzü tanıtmaktır. Siz dünya çapında bir derneksiniz. Peki Türkiye’de sizi bir araya getiren ne oldu? Derneğimizin merkezi Türkiye'de olmasının sebebi dünya çapında en büyük diaspora burada bulunmakta olması ve merkezin Moskova'da olması konusunda teklif almamıza rağmen kurucu başkan olarak derneğin Türkiye'de olmasını daha uygun buldum. Türkiye'de yaşayan Alan kökenli kişilerle derneğimizi kurduk ve daha sonrasında diğer milletlerin de ilgisi ve desteği ile Türk, Gagavuz, Rus gibi milletlerden kişiler de bizlerle birlikte çalışmaya başladı.  Sanat, tarih ve kültürün bir araya geldiği etkinlikler kişilerce ilgi odağı oluyor. Dünya genelinde ne gibi faaliyetler yürütüyorsunuz? Kanada, Almanya, İngiltere, Avustralya ve Vladikavkaz'da derneğimizin temsilcileri bulunmaktadır. Dil, kültür üzerine projeler hazırlıyoruz. Uluslararası art'ALAN Sergisini 2 kez Türkiye'de gerçekleştirdik, Türkiye'de 2018 yılı için 3 etkinliğimiz olacak ve 2019 yılı için ise festival organize ediyoruz, Avrupa'da bir şehirde olması yönünde çalışmalarımız devam ediyor. Yakın zamanda art’ALAN isimli bir fotoğraf serginiz oldu. Oset-Alan kökenli sanatçıları bir araya nasıl getirdiniz? Sergiye ilgi nasıldı? Dünya Alan Derneği’nin 2-12 Şubat 2018 tarihleri arasında Çağdaş Sanatlar Merkezi'nde düzenlediği Uluslararası art’ALAN Fotoğraf ve Resim Sergisi’nde, Rusya Federasyonu Kuzey Osetya-Alanya ile Güney Osetya’dan 23 fotoğrafçının 120 eseri ile Türkiye’nin birçok şehrinden Oset-Alan kökenli 15 ressamın 60 eseri sergilenmiştir. Rusya Federasyonu Dışişleri Bakanlığı Türkiye Temsilciliği Rusya Bilim ve Kültür Merkezi Başkanı Enver Sheykhov ve Merkezin Temsilcisi Natig Guliev sergimizin açılış kokteyline katılmıştır, Rusya Federasyonu Ankara Büyükelçisi merhum Andrei Karlov adına çelenk koyulmuş ve anma konuşması yapılmıştır. Açılış kokteylimizde Oset Alan Kültür Derneği Bars Dans Ekibi Oset-Alan kültürünü yansıtmak adına kısa bir gösteri de yapmıştır. Rusya Federasyonu Kuzey Osetya-Alanya Cumhuriyeti'nden yönetmen-yapımcı Temina Tuaeva'nın Alanlar hakkındaki belgeselleri ve yönetmen-yapımcı Murat Djusoev'in 'Maden' filmi ve Osetia3D Osetya-Alanya tanıtım videoları, videoart salonumuzda sergi süresince her gün gösterilmiştir. Sergimizin her yaştan izleyici kitlesine hitap etmesi bizleri sevindirdi, beklentimizin üzerinde bir ilgiyle karşılaştık. Bu anlamda başka ne gibi faaliyetleriniz olacak? art'ALAN sergi etkinliğimizi art'ALAN Festivali'ne dönüştürmek üzere çalışmaktayız. Sanatın her dalının yer aldığı bir etkinlik planlıyoruz. (Türkan ÇATAL YILDIZ)