Milliyetçi Hareket Partisi Antalya Milletvekili Ahmet Selim Yurdakul düzenlediği basın toplantısında tüm sağlık camiasının Tıp Bayramı’nı kutladı. Sağlık çalışanlarının en önemli sorununun özlük hakları olduğunu belirten Yurdakul, “Alınan maaşlar gerçekten çok az ve bu nedenle donanımlı personelin kamudan kaçmasının önüne geçilemiyor” dedi. “SAĞLIK CAMİASININ SORUNLARININ GÜNDEME GELDİĞİ GÜN” Milli Mücadele ve Kurtuluş savaşlarımızda gösterdikleri kahramanlıkları ile adlarını kalplerimize kazımış, ebediyete intikal eden tüm Tıbbiyeli büyüklerimizi, Afrin ve ülkemizin dört bir köşesinde terörle mücadele sırasında şehadete eren kahraman Türk evlatlarını rahmetle anıyorum diyen Yurdakul sözlerine şöyle devam etti: “Tıp Bayramı olarak kutlanan bugün, birçok mecrada sağlık camiasının sorunlarının ve önerilerinin gündeme geldiği yegâne gün olmakla beraber biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak neredeyse hemen hemen her gün sağlık camiasının sorunlarını ve çözüm önerilerimizi gündeme getiriyoruz.  Biz her zaman doğru, başarılı sağlık politikaları için takdirlerimizi sunuyoruz; yanlış, eksik ve yetersiz sağlık politikaları için de yapıcı eleştirilerimizi yapmaya ve bunları kamuoyu ile paylaşmaya devam edeceğiz.’’ ‘’SAĞLIK ÇALIŞANLARININ EN ÖNEMLİ SORUNU ÖZLÜK HAKLARIDIR’’ Sağlık camiasının sorunlarına değinen Yurdakul konuşmasına şöyle devam etti: ‘’Sağlık çalışanlarının en önemli sorunu özlük haklarıdır. Alınan maaşlar gerçekten çok az ve bu nedenle donanımlı personelin kamudan kaçmasının önüne geçilemiyor. Kamu sağlık kuruluşları, bu durumdan ciddi anlamda olumsuz sonuçlar yaşamaya başladılar. Sağlık personellerimizin maaşlarını hak ettikleri düzeye getirerek bu kötü gidişatın önüne geçilmelidir. Diğer önemli bir konu ise döner sermaye ödemeleri. Başlangıçta makul sayılabilecek düzeydeki döner sermaye ödemeleri günden güne azaldı. Bununla birlikte döner sermaye gelirleri emeklilik maaşlarına yansıtılmadığı için emekli olmayı hak eden sağlık çalışanları emekli olamıyor ya da emekli olanlar başka yerlerde çalışmaya devam ediyor. Çünkü emekli maaşları onca yıllık yoğun ve vefakâr çalışmalarının karşılığında gerçekten kabul edilemeyecek kadar az. Yapılan bir çalışmaya göre hekimlerin yüzde 91'i emekli olmaya hak kazandıktan sonra hekimlik yapmaya, yüzde 80'i ise aktif olarak başka bir işte çalışmaya devam ediyor. Aynı durum diğer tüm sağlık personellerimiz için de geçerlidir. Şunu unutmayalım ki: Sağlıkta hizmet kalitesini artırmanın yolu, çalışan haklarının hak ettikleri seviyelere getirilmesinden geçer’’ ‘’HEKİMLER MEMNUN DEĞİL’’ Milliyetçi Hareket Partisi’nin sağlık çalışanlarının sorunlarını gündeme getirdiğini belirten Yurdakul: ‘’  Sağlık alanındaki bir diğer önemli mesele de sağlıkta şiddet. Sağlık çalışanlarının tehdit edilmediği hatta şiddete uğramadığı bir gün bile geçmiyor. Bunların 9 bin 681'ini sözel, bin 325'ini fiziksel, 2 bin 403'ü ise hem fiziksel hem de sözel şiddet oluşturmaktadır. Sağlıkta şiddetin önüne geçmek için acilen bir seferberlik başlatmamız şart. Çünkü sağlıkta şiddet felaket boyutlarına ulaşmış durumdadır. Sağlık camiasının kangren olmuş sorunlarından birisi de performans sistemidir. Hekimler memnun değil. Hastalar memnun değil. Teşhis ve tedaviler gecikiyor. Çünkü bir hekim günde 80-100 hasta bakmak zorunda kalıyor. Sağlık personelimizin sırtındaki yük kaldırılabilir olmayı çoktan aşmış durumda. O halde sağlık hizmet kalitesini ve iş barışını düşüren performans sistemi başarılı değil. Bu nedenle performans sistemi yeniden gözden geçirilmelidir’’ şeklinde konuştu. ‘’TIP EĞİTİMİNDE NİCELİK DEĞİL NİTELİK ÇOK ÖNEMLİDİR’’ Yurdakul: ‘’ Her 552 kişiye bir doktorun düştüğü ülkemizde 145.000 olan doktor sayısı yeterli değildir. Ancak doktor sayısı az denilerek Tıp Fakülteleri kontenjanları dramatik bir şekilde artırılmıştır. 2003 yılında 4.94 olan tıp fakültesi kontenjanı,2017 yılında 84 fakültede 13.683 e ulaşmıştır. Bu nedenle neredeyse her şehre açılan tıp fakülteleri sağlık eğitiminde kaliteyi azaltıyor. Bazı tıp fakülteleri binadan ibaret olup gerek öğretim üyesi kadroları gerekse eğitim-öğretim alt yapısı açısından yetersizdir. Bu nedenle bu okullardaki tıp eğitimi Ankara, İstanbul ve İzmir gibi şehirlere kaydırılmaktadır. Tıp eğitiminde nicelik değil nitelik çok önemlidir. Çünkü insan hayat söz konusudur’’ dedi. ‘’AİLE HEKİMLİĞİ SİSTEMİ BİR ÇIKMAZA GİRMİŞ DURUMDA’’ Ahmet Yurdakul: ‘’Sağlık alanındaki bir diğer sorun ise Aile Hekimliği sisteminde yaşanıyor. İyi niyet ve büyük ümitlerle başlanan Aile Hekimliği sistemi bir çıkmaza girmiş durumda. Aile hekimliği koruyucu hekimlik uygulamaları ile hastalıkların erken teşhisi ve önlenmesi yoluyla birey ve toplum sağlığını temin etmek üzere oluşturulmuş bir sistemdir. Biz Milliyetçi Hareket Partisi olarak, aile hekimlerimizle öncelikle koruyucu sağlık hizmetlerine önem veren, eğitime ve AR-GE çalışmalara öncelik tanıyan, her alınacak kararda, ilgili tüm tarafları toplayarak onların görüş ve onayını alan, ideal bir Türk sağlık sistemini arzuluyoruz. Tüm politikalarımızı da bu yönde inşa ettik. Bunların hayata geçmesiyle birlikte Türk milletine yakışır bir sağlık sistemi meydana gelecektir’’ diye belirtti. (Serkan DEMİRTAŞ)          

Editör: TE Bilisim