Ulus Tarihi Kent Merkezi Projesi kapsamında yıkılması planlanan Ulus 100. Yıl Çarşısı esnafı çözüm beklediklerini söyledi. 100.Yıl Çarşısı Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Doğan, yaşanan mağduriyeti, 100. Yıl Çarşı’sının yıkım sürecini ve çarşının son durumunu anlattı. Ulus 100. Yıl Çarşısı’nın 1982 yılından beri kurulduğunu ve o yıldan beri bu çarşının kurucu üyesi olduğunu belirten Doğan, “Esnaf, çarşıda bulunan boş dükkanların dolmasını ve çarşının tadilat yapılıp tekrar eski haline getirilmesini istiyor. Boş iş yerleri kiraya verilsin, çarşı güzelleşsin istiyoruz. Çarşımızın yeri çok güzel. Göbekte yer alan bir yer. Fakat bakımsız olduğu için hiçbir şey yapamıyoruz. Bir an önce bu duruma çözüm bulunmasını istiyoruz. Biz devletimize karşı gelmiyoruz. Tek isteğimiz mağdur edilmemektir. Bize mağdur olmayacağımız şekilde yerler verilebilir” diye konuştu. “MAĞDUR OLUYORUZ, MAĞDURİYETİMİZ DEVAM EDİYOR” Melih Gökçek’in çıkıp televizyonlarda beyanatlarda bulunduğunu vurgulayan Doğan, “Gökçek diyor ki; ben Ulus esnafını mağdur etmeyeceğim. Ama maalesef mağdur oluyoruz şu anda. Mağduriyetimiz devam ediyor. Yani 100. Yıl Çarşısı’nın karşısında bulunan boş yerlere bize vermek istediler. Esnaf da oraya taşınmak ya da gitmek istemedi. Karşı Çarşı’nın da iki yıl içerisinde yıkılması gerekir. Biz iki yıl için neden oraya geçip masraf yapalım. İki yıl için kimse masraf yapmak istemiyor. Bize,100. Yıl Çarşısı’nın bodrumuna çarşı yapmayı düşündüklerini ve üstünü de Ulus meydanı yapmak istediklerini söylediler. Şuan bir sessizlik mevcut. Herhangi bir şey yok. Ankara Büyükşehir Belediyesi bizi daha evvelden çok sıkıştırdı. Ruhsat iptaline gittiler. Biz onları mahkemeye verdik ve mahkemeleri kazandık. Mahkemeler bizden yana ama belediyeye gücünüz yetmez diyorlar, belediye sizi çıkartır diyorlar” şeklinde konuştu. “80 DÜKKANDAN 40 DÜKKANA DÜŞTÜK” Ulus 100. Yıl Çarşısı’nda 80 tane dükkanın olduğunu fakat şuan bu sayının 40’ın altına düştüğüne dikkat çeken Doğan, “Çarşımız çok boşaldı. Dükkanı olanlar da iş yapamıyor. Çünkü gelenler, çarşı ne hale gelmiş diyerek çıkıp gidiyor. Çeşit koyan yok, tadilat yapan yok, devir yok.  Vatandaş zarar etmiş devredecek fakat devredemiyor. Bırakıp gidecek onu da yapamıyor. Yoksa daha çok zarar edecek. Boş kalan yerler de yıkılacak denildi için kiraya verilmiyor. Çarşının durumu böyle olunca kimse de mecburen tercih etmiyor” dedi. “KIŞIN SOĞUKTA DONDUK” Biz kışın soğuktan donduklarını kaydeden Doğan, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Büyükşehir Belediyesi’ne özellikle dilekçe verip görüştüm. Bana dediler ki; biz burayı yıkacağız ve kesinlikle buraya bir şey yapamayız. Şimdi kaloriferleri açıyoruz, su borularının zamanı geçtiği ve eskidiği için de her tarafından su akıyor. Kaloriferleri yakamadığımız için esnaf dondu. Yukardan bize şikayetler geliyor. Pastane var, diş hastanesi var, belediyenin birimleri var. Bunların hepsinden durmadan şikayetler geliyor bana. Buna rağmen hiçbir ey yapamadık. “ “ÇARŞIMIZIN ESKİ HALİNE DÖNMESİNİ İSTİYORUZ” “Esnaf boş dükkanların dolmasını ve çarşının tadilat yapılıp tekrar eski haline getirilmesini istiyor. Boş iş yerleri kiraya verilsin, çarşı güzelleşsin istiyoruz. Çarşımızın yeri çok güzel. Göbekte yer alan bir yer. Fakat bakımsız olduğu için hiçbir şey yapamıyoruz. Ben 100. Yıl Çarşısı’nın kuruluşundan beri buradayım. Yani 1982 yılından beri bura da esnafım ve bu çarşının kurucularındanım. Ayakkabı ve konfeksiyon işini yapıyordum. 40 kişi çalıştırıyordum. Sonradan 2001 krizinde zarar ederek iflas ettim.” “ESNAFIN HAKLI KAYGILARI BULUNUYOR” “Melih Gökçek ile hiç görüşemedik. Melih Gökçek, yetkileri Kültür ve Tabiat Varlıkları Dairesi Başkanı Akar Pınar Uludağ’a verdiğini söylemiş. Biz, Akar Pınar Hanım ile defalarca görüştük. Görüşmelerimiz oldu. Seçimden önce bile görüştük. Akar Pınar Hanım özellikle Anafartalar Çarşısı’nda bulunan boş yerleri vermek istedi. Oralar iki yıl sonra yıkılacak. Önce bizi oraya taşımak istiyorlar, sonradan bize burayı teslim edeceklerini söylüyorlar. Esnaf buraya masraf ettiğini söylüyor ve iki yıl için oraya da gitmek istemiyor.  Dükkanı bin metre kare olanlar, bin metre karelik yer istiyor. Karşı çarşıda da böyle bir yer mevcut değil. Esnaf bu yüzden yerinden olmak istemiyor. Ondan öte esnaf orada iş yapabilecek mi. Esnafın bu şekilde haklı kaygıları bulunuyor. Her şey olduğu gibi duruyor ve çözüm yok. AŞTi’ye taşınacak denildi. Öyle bir şey de söz konusu değil.” “SİZİ ZORLA ÇIKARACAĞIZ DEDİLER” “Ruhsat iptaline gitmek için zabıta, sağlık ve polis memurları buraya geldiler. Sudan bahaneler üreterek ruhsat iptaline gittiler. Eksikleri gidermediniz diyerek ruhsat iptaline gittiler. Bölge İdare Mahkemesi’ne bu konu hakkında şikayette bulunduk. Mahkeme de bizim lehimize karar verdi. Çoğu esnafın 2019’a kadar kontratı var. Kontratı olanlara bir şey yapamıyorlar. Kontratı olanlara bile tahliye davası verdiler. Tahliye davalarında mahkemelik olduk ve mahkemeleri kazandık. Zaman geçtikten sonra boş dükkanların camlarını kırmaya geldiler. Beni de çağırıp soruyorlar. Kıramazsınız dedim. Amaç çarşıya harabe görüntüsü vermektir. Ben belediyeye başvuruda bulundum. Camları kırmayı durdurdular. Sonra 15-20 gün sonra tekrar geldiler ve bir işyerinin camını aşağıya indirdiler. Benim belediye ile tekrar görüşmelerim oldu. Bana; kardeşim bizi anlamıyor musunuz biz, sizi oradan zorla çıkaracağız dediler. Ben bu duruma oldukça üzüldüm. “ (Kadir GÜRHAN)